Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
10.11.2024

21.07.2019

Tezlerden öğrenmek

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Endüstri Tasarımı Bölümü'nde yapılan 2014-2018 döneminde yapılan yüksek lisans tezlerine baktım ve yenilikçilik anlamında şunları buldum, paylaşıyorum:

1. Türkiye'de endüstrileşmenin etkisi, hem pazarın serbestleşmesiyle birlikte yaygınlaşan batı ürünlerinin etkisi, kullanıcı ihtiyaçları gözetilmeksizin toplumu hızlı bir değişime itmiştir. Türkiye'de kullanıcının asıl yaşama alanı olan mutfaklar, evlerin metre kare cinsinden arttırılması amacıyla küçülmüş, küçülen mutfaklarda ve hızlı yaşam koşullarında yemek yapmak isteyen kullanıcının tek yardımcısı olarak patates kızartma, tost yapma makineleri ön görülmüştür. Tüm bu veriler ışığında, yerel kullanıcıların gerçek ihtiyaçlarından ortaya çıkan tasarımlar oluşturulmuş, küresel pazar için farklılık yaratabilecek alternatifler geliştirilmiştir. Kullanıcıyla hem ihtiyaç hem kültürel bağ kurması sayesinde ürünlerin uzun ömürlü olacağı düşünülmektedir. Oluşturulan bu iki ürün tasarımı, besleyici ve kendine özgü lezzetlere sahip bu geleneksel yemeklerin yapımını kolaylaştırarak günümüze taşır, hem Türkiye hem de tüm dünyada yenilik ve farklılık yaratır. (G. Aslı Gök, Danışman: Kenan Mortan, Anadolu Mutfağına Yönelik Günümüz Yaşam Koşullarına Uygun Ev Aleti Tasarımı, MSGSÜ Y. Lisan Tezi, 2014)

2. Ofis mobilyası sektörünü etkileyen en önemli gelişmelerden biri de Türkiye'deki işletmelerin kurumsal kimliği ve markalaşmayı keşfetmiş olmalarıdır. Kurumsal kimlik anlayışı ile firmalar logo ve amblemlerinden ofis tasarımına kadar firma kimliğini yansıtabilecek her alanda yeniden yapılanmaya girmişlerdir. Bu durum firmaların tasarım konusunda beklentilerini yükseltmiş ve ofis mobilyası tasarımlarını da etkilemiştir. Tasarım, farklılık yaratmayı amaçlayan firmalar için yenilikçilik kaynağı olarak görülmeye başlanmıştır. Firmalar, küresel pazarda yer alabilmek ve rekabet edebilmek için tasarım faaliyetlerini firma içi süreçlerine dahil etmişlerdir. Tasarım ve üretimin uluslararası standartlarda değerlendirilmeye başlanması ofis mobilyasını sadece bir üretim faaliyeti olmaktan çıkmıştır. Bu noktada firmalar tasarım ve kaliteyle beraber firma imajı, pazarlama ve halkla ilişkiler gibi tüm organizasyonel süreçleri bir arada yönetmeye başlamışlar ve markalaşma yönünde kararlar almışlardır. Tasarım, markalaşma kararı alınırken kilit önem taşıyan bir unsur olarak yerini almıştır. Özellikle Gümrük Birliği sonrası dönemde tasarım faaliyetleriyle öne çıkan firmalar kendi markalarıyla ihracat yapma konusunda başarılı olmuşlardır. Sektörün ihtiyacı olan katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi, firmaların tasarım bilincinin artmasında yatmaktadır. Bunun için her şeyden önce kullanıcı gereksinimleri ve bir çalışma alanı olarak günümüz ofislerine ait kullanıcı senaryolarının iyi tanımlanması gerekmektedir. Tasarımın sadece estetik değil akıllı detay çözümleri, inovatif malzeme kullanımları ve gelişmiş üretim teknolojileriyle desteklenmesi önem taşımaktadır. (Duygu Barutçu, Danışman: Yrd. Doç. Dr. Meltem Özkaraman Şen, Ürün Tasarımı Açısından Gümrük Birliği'nin Türkiye'de Ofis Mobilyaları Sektörüne Etkileri, Msgsü Y. Lisan Tezi, 2014)

3. Kullanıcı Odaklılık kriteri üzerinden baktığımızda, firmaların kullanıcı bilişsel özelliklerine göre tasarlama kaygısı gütmedikleri, fiziksel gelişim konusunda farkındalığa sahip oldukları görülmektedir. Fonksiyonel ihtiyaçlar açısından bakıldığında, depolama ve eylem alanının yetersizliği, çanta ve su şişesi koymak için ayrı bir alana olan ihtiyaç, boyut uygunsuzluğu nedeniyle ayarlanabilirlik özelliğine olan ihtiyaç, sertlik ve rahatsızlık hissi yaratması ve öğrencinin sırt ağrısı çekmesine neden olması (ergonomik yoksunluk) gibi çözüm getirilmemiş problemlerin varlığı, firmalar tarafından fonksiyonel ihtiyaçların göz önünde bulundurulmadığı gerçeğini yansıtmaktadır.
Yapılan tespitler üzerinden ülkemizde eğitim mobilyaları kapsamında başarılı tasarım çıktıları elde etmenin bir sistem sorunu olduğu söylenebilir. Kullanıcıların beklentileri, karşılaştıkları problemler ve bunların yanında eğitim sisteminin gerekliliklerinin ortaya konulacağı bu çalışma elbette ki Türkiye'deki öğrencilerin antropometrik verilerinin elde edileceği bir çalışma ile desteklenerek gerçekleştirilmelidir. (Şerefraz Akyaman, Danışman: Yrd. Doç. Dr. H. Tengüz Ünsal, Eğitim Çevresi Ve Tasarım İlişkisi: Türkiye'de Okul Sıraları Üzerine Bir İnceleme, Msgsü Y. Lisan Tezi, 2015) 
Ara ara bu tezlerden böylesi aktarımlar yapmak istiyorum, zira çok şey anlatıyor, bilmem buna katılır mısınız?


PÜF NOKTASI: "Cevap hakkını, birilerine karşı değil, hayata karşı kullanmalı insan. En iyi cevabı yaptıklarınızla verirsiniz. Günler nasıl olsa geçer" diyor şair ve yazar Murathan Mungan. Söz bolluğuna karşı bu iksir cümle KOBİ Dünyası için kulağa takılacak bir küpe

ETİKETLER; tasarım lisans