Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
20.09.2024

6.10.2019

Tuttuğumuzu koparmalıyız

Havaalanı önemli bir örnek. Ordu olarak hep beraber aynı hedefte birleştik ve tuttuğumuzu kopardık. Merkezi idare, yerel yönetim, basın, STK, Üniversite gibi bütün etkin kurumlar ilk defa bir ve  beraber olduk. Ordu’ya Havaalanı böyle geldi. Sadece Havaalanı değil, Üniversite, Çevreyolu, Dereyolu bu örneklemeye dahil edilebilir.Herkes ayrı telden çalarsa hizmet alamayız. Eğer bu örneklemeler gibi birlik içinde aynı hedefe odaklanırsak neticeye varabiliriz. Son yazımda da bahsettim. Ordu’nun yeni bir hedef projesi olması gerekiyor. Ben yine yeni üniversite teklifinde bulundum. OTÜ Ordu Teknik Üniversitesini gündeme getirdim. mühendislik fakülteleri olmadan üniversitemiz var diyemeyiz. Bütün mühendislik bölümlerini kapsayan Teknik Üniversiteyi istememiz gerekiyor.

Ama bugünkü konum farkı, Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Murat Gürsoy üniversitemizin yeni Rektörü Prof. Dr.Ali Aydoğan ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Çok faydalı bir söyleşi. İçeriği dopdolu ve yeni müjdeler var. Yeni rektörümüz tıp fakültesi ile ilgili geniş açıklamalarda bulundu. Eğitim ve Araştırma Hastanesinin fiziki yapı olarak yetersizliğini dile getirdiler. Siyasi irade ile bir araya gelerek Ordu’nun sağlık sorununun mutlaka çözüleceğini ifade ettiler. Üniversite hastanesinde tıp fakültesi doktorları ve Sağlık Bakanlığı doktorlarının beraberce halka hizmet ettiğini söylediler. Ama hastanenin fiziki şartları maalesef çok yetersiz. Şifa dağıtan bir kuruma hiç yakışmayan bir görüntü hepimizi çok rahatsız etmiyor mu? Ordu’da şu anda sağlık sorunu hat safhada olduğu için şikayetler günden güne daha da artarken, yetkililer susmamalıdır. Peki, bir şeyler yapılmıyor mu derseniz, yapılıyor gözükse de netice alınamadığı apaçık ortada. Çünkü başta ifade etmeye çalıştığım gibi her kafadan ayrı bir ses çıkıyor. Şehir hastanesi mi, tıp fakültesi hastanesi mi diye Ordu iki kutuba ayrıldı.

Aslında bu iki sağlık biriminin birbirine hiçbir engeli yok. Yani birinin gelmesi öbürüne engel değil. Bir grup şehir hastanelerine siyaseten karşı çıkıyor. Neden karşı çıktığını pek bilen de yok.Üniversite kendi çabaları ve kendi özel bütçeleri ile tıp fakültesi hastanesine start vereceğe benziyor. Sayın rektörün söylemlerinden bunu anlıyorum. Ama bir taraftan da şehir hastanesinin yapılmasında ne mahsur olabilir ki? Yok efendim şehir hastaneleri ticari rant için düşünülüyormuş, yok efendim sadece zenginler hizmet alabileceklermiş. Bu zihniyet özel hastaneler için de aynı şeyi söylüyorlardı. Ama şimdi özel hastaneler olmasaydı, Ordu ne olurdu? Türkiye ne olurdu?Onun için diyorum ki, karşı çıkarken neye karşı olduğumuzu bilelim. Bu iki hastanenin gelmesi birbirine engel değildir. Hatta birbirlerini sağlık hizmetleri, doktor dayanışması ve teknik hizmetlerde tamamlayan hizmetler olacaktır.

Her saat başı ambulanslar ya Samsun’a ya da Trabzon’a hasta taşıyorlar. Bu çağdışı uygulamaya son vermek için tam teşekküllü hastanelerimizi istiyoruz. Hep beraber istemesini bilirsek alırız. Bir ve beraber olursak tuttuğumuzu koparırız. Yeter ki ne istediğimizi bilelim.