Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
19.09.2024

22.02.2020

Atatürk Parkı Deniz Yıldızı Projesi

Ordu’da müzminleşen bir hastalık var ki, hala tedavi edilemedi gitti. Bu hastalık tıbbi olsa çoktan çare bulunmuştu. Ama bu hastalık tıbbi bir virüs içermediğinden tedavisi bulunamadı gitti. Bu hastalık Ordu’nun kaderi haline gelen YAP VE BOZ HASTALIĞI. Önce Ordu halkına hiç danışmadan yapıyoruz ve yıkarken de kimseye danışmadan yıkıyoruz. Ben yaptım da oldu ya, şimdi ben yıktım da oldu virüsü bulaştı. Bu hastalığın geriye dönük hangi yıllarda bize bulaştığını pek kestiremiyorum. Ama en azından siyaset hayatını tanımaya başladıktan sonraki dönemleri iyi hatırlıyorum. Bilhassa ANAP döneminde Belediye Meclis Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı yaptığım 1994’den sonraki dönemde bazı projelerde katkımız oldu ise de yanlış yaptığımız projeler de oldu. Doğru yaptığımız projelerin başında Teleferik Projesi gelmektedir. Bu projeyi ilk gündeme getiren ve projeyi hazırlatan bizim dönemimiz olmuştur. Yanlış olan projemiz neydi? Tabi ki meşhur Tahıl Projesi. Tahıl pazarı projesi bizim yaptığımız en yanlış projelerden biri olmuştur. Biz de halka hiç sormadan bir proje hazırlattık ama Ordu halkının hafızalarına kazınmış bir projeyi halk hiç unutamadı. Çünkü herkesin geçmişinde Tahıl Pazarı ile ilgili anıları vardı.

Daha sonraki yönetimler de aynı hataları sürdürdüler. Halka rağmen yapılan hiçbir proje kabul görmüyor. Halk en azından kendisine sorulmasını ve görüşlerinin alınmasını arzuluyor. Yine bildiğini yap ama bana danış diyor. Saygı bekliyor. Beni adam yerine koy ve sadece bana danış diyor.Rıhtım yanına yapılan Otel Projesi ve Boztepe’ye yapılan Teras Projesi tamamen yanlış projelerdir. Belde Otelin yanına yapılan düğün salonu tamamen yanlış projeydi.Daha sonraki dönemde ise aynı yer  imara açılarak bugünkü kargaşanın yaşandığı sonuçları doğurdu. Belediyenin sınırsız kat ve yoğunluk takdim etmesi ve karşı tarafın sınırsız aç gözlü talepleri duvara tosladı. Şimdi mahkeme kapılarına düşen bu süreç biraz zor süreceğe benziyor. Netice olarak mahkeme süreci ne getirir bilemeyiz ama bir sürü insanlar mağdur edilmedi mi? daire alan insanların ne günahı vardı? Eğer sorumlu imza müellifleri yüklü tazminat davaları ile karşılaşırlar ise, mağduriyetler daha da artmayacak mı?

Şimdi  yeni bir proje gündem de.” Atatürk Parkı Deniz Yıldızı Projesi” olarak ortaya atılan proje de çoktan hazırlanmış bile. Yine halkın görüşü alınmadı, yine halkın huzurunda tartışmaya açılmadı ve projemiz budur denildi. Proje güzel olabilir ve güzelde. Ben beğendim. Ama ben istiyorum ki, halkın görüşü alınsın. Halka sormadığın zaman proje ne kadar güzel olursa olsun halk alınganlık göstererek sağından solundan çekiştirmeye başlıyorlar. Zaten ilk eleştiride gelmeye başladı. Doğa Dernekleri kumsal alanı bozdurmayız diye açıklama yaptılar. Neymiş efendim bu yerle ilgili zaten açılan bir mahkeme varmış ve buraya imalat yaptırmayız diyorlar. Şimdi çıkın işin içinden.

Tekrar yap boz yaşamak istemiyoruz. Lütfen halkın görüşünü alalım ve yasal bir boşluk bırakıp tartışmalara meydan vermeyelim. Tekrar ediyorum proje çok güzel. Ama halk bu güzelliğe beraber karar vermek istiyor. HALKA SORMAK BU KADAR ZOR OLMASA GEREK. SORALIM LÜTFEN.