Son yıllarda dikkatimi çeken en önemli hususlardan birisi, sivil toplum örgütlerinin daha aktif rol üstlenmeleridir. Daha önceki dönemlerde seçimle gelen seçimle gitmiyordu. Seçildiği kuruma çörekleniyor ve koltuğu korumak için delege oyunları ile yıllarca makamı boşaltmıyordu. Seçim sözde kalıyor ve formaliteden öteye gitmiyordu. Durum öyle olunca iş üretmeye gerek kalmadan günü kurtarmaya çalışıyorlardı. Ama bugün öyle değil. Çağımızda artık hiç bir şey gizli kalmıyor ve bu tür asalaklar bu tür sivil toplumlarda kümeleşme imkanı bulamıyorlar. Çalışan kalıyor ve çalışmayanlar ayıklanabiliyor.

Sivil toplum kuruluşlarının en güçlü olanı da iş adamlarının bulunduğu kuruluşlardır. Ticaret ve Sanayi Odaları, Borsa Başkanlığı, Esnaf ve Sanatkarlar Federasyonu gibi kurumlar şimdi daha ehil ellerde diyebiliriz. Bunda gençlerin daha fazla söz sahibi olmaları en etkin faktördür diyebiliriz. Babadan oğula sermaye yönetimi el değiştirirken, sivil toplum kuruluşları da buna paralel el değiştirmeye başladı. Genç neslin daha eğitimli olması, daha da önemlisi bir çoğunun yurt dışını da tanımaları ve de lisan bilmeleri hedefleri daha da büyütmeye başladı.

Kimseden çekinmeme gerek de yok. Herkesin bildiği bir gerçeği açıkça vurgulamak istiyorum. Daha önce faiz ve tefecilik yapan zihniyetin çocukları sanayiye ve helal yatırıma yönelmeye başladılar. Bunda en önemli etken toplumun bilinçlenmesi ile genç nesil daha hassas seçimler yapmaya başladı. Bugün Çambaşı Kayak Merkezine 5 yıldızlı bir otel için bir araya gelebilen bir genç kuşak var ise bundan gurur duymamız gerekiyor. Bu birlikteliği sağlayanlar toplumda daha fazla itibar görmeye başladıkça, bu tür ortak çalışmalara yenileri eklenecektir.

Ne diyor Ordu OSB Başkan Vekili Murat Şimşek, yeni yönetim olarak Sanayi bölgesinde 700 olan istihdam sayısını 4 bine çıkarttık. Daha da önemlisi, bu sene ilk 500 de yer alan bir tekstil firmasının 1000 kişinin çalışacağı bir fabrikayı OSB ye kuracağını da müjdeliyor. Murat Şimşek sivil toplum kuruluşlarının birçoğunda görev alan Ordu sevdalısı bir iş adamımızdır. Düz mahallede küçük bir işyerinde işe başladığı günleri bilenlerden birisiyim. Tırnakları ile kazıyarak bu yerlere geldi ve birçok insanımıza istihdam sağlıyor. OSB Yönetimi olarak da yaptıkları çalışma ve gayretleri takdir ediyorum. İşte sivil toplum kuruluşlarında laf olsun diye değil hizmet aşkı ile gayretli arkadaşlarımızdan birisi olduğu için seve seve hakkını teslim etmek istiyorum. Hakkı ile ve alın teri ile kazananlar başımızın tacıdır. Halkımızın emeğini sömüreni de asla sevmeyenlerden birisiyim. Onlar değil mi, çiftçinin emeğini daha fındıkları harmanda iken çuvallayanları nasıl sevebilirim ki?

Turan Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Çakmak yıllardır başarı ile sürdürdüğü ve 300 kişi istihdamlı fabrikası ile ekonomimize katkı sunarken tabi ki onu daha fazla seveceğim. Dursun Gürsoy ve Necdet Gürsoy başımızın tacıdır. Cem Şenocak aynı kategoriye dahildir. Mustafa Poyraz, Ergin Karlıbel, Naci Şanlıtürk, RAHMETLİ NAMIK ALTAŞ ve varisleri başımızın tacıdır. Şükrü Bodur unutulmamalıdır. HELE HELE ORDU’NUN YURT DIŞINDA GURUR VE ONURLARI ONUR VE İHSAN ÇETİNCEVİZ KARDEŞLER UNUTULUR MU? Onlarca Ordulu onların iş yerlerinde çalışmaktadır. Daha onlarca ismini burada unutmuş olabileceğim sanayici ve işadamlarımız gayret ve çabalarını gurur ile takip ediyor ve onları tebrik ediyorum. Ordu ekonomisi birliktelik ile ileriye daha ileriye gidecektir inşallah. GENÇ JENERASYONA ÇOK GÜVENİYORUM.