15.03.2021
Ama bu kez ‘’ Kovid Aşısı İhracat Ambargosu ‘’ başladı. Bir dizi ülke,aşı için ihracat kısıtlamasına giderken Dünya Ticaret Örgütü‘nün 1995 kurucu anlaşmasını ‘’gerekçe’’olarak gösterdi.
15 Şubat’da Dünya Ticaret Örgütü ( DTÖ) genel yönetmenliğine yeni seçilen Nijeryalı Dr. N.Okonjo-Iweala üstünde oydaşmak hiç de kolay olmadı.DTÖ ‘nün bu ilk kadın Afrikalı yöneticisi 10‘a yakın adayla yarıştı ve en önemlisi ortada bir ‘’Trump Ambargo’’su vardı.
Bunlar şimdi geride kaldı...
Ama bu kez ‘’ Kovid Aşısı İhracat Ambargosu ‘’ başladı. Bir dizi ülke,aşı için ihracat kısıtlamasına giderken Dünya Ticaret Örgütü‘nün 1995 kurucu anlaşmasını ‘’gerekçe’’olarak gösterdi.
Anlaşma, bir ülkenin gıda ve sağlık ürünleri ihracatında ‘’ geçerli ulusal nedenler ‘’ halinde durumunda bu gerekçeyi kullanmasına olanak sağlıyor.Mart-Eylül 2020 döneminde dek DTÖ üyesi ülkeler bu ‘’hakkı‘’ 202 kez kullanmışlar.Son olarak İtalya devleti bu ‘’hakkı‘’ Mart ayı içinde kullandı.
İş bununla kalmıyor...
DTÖ Kuruluş Yasası‘nın kısa adı TRİPS olarak bilinen ‘’ fikri haklar ‘’ bölümü de kovid mücadelesinde az gelişmiş ülkelerin ayağına pranga geçiriyor.Çünkü fikri hakları ( patent bedeli) ödemeden bir aşıyı kullanma hakkı yok.’’Sınır Tanımıyan Doktorlar’’ örgütü, bunun az gelişmişleri cezalandırma anlamına geldiğini açıklıyor. Örneğin Hindistan, bu kovid salgınının sonuna dek TRİPS ‘in askıya alınmasını istedi,bu isteği kabul görmedi. Hindistan‘ın jenerik ilaç ve aşı üretiminde söz sahibi olan bir ülke olması nedeniyle talebini ‘’Patentin yoksa aşının üretiminde de hak sahibi değilsin‘’ şeklinde yorumlamamız olası. Zaten gelişmiş ülke çıkışlı aşı patent sahiplerinin bu çıkıştaki gerekçesi ‘’Bu karar bizim buluş ve yenilikçilik yaratma motivasyonumuzu önler ‘’ şeklindeydi.
Resmi gerekçe ile yorumum aynı kapıya çıkıyor.
Hoş, TRİPS ‘in askıya alınması halinde, aşı üretiminin hızlanabileceği konusunda kuşkular var. Teknoloji transferi olayı çözülmüş olsa bile, üretim kapasitelerinin yeterli olmayacağı düşünülüyor.Ama bu noktada bu sadece bir ayrıntı.... Oluşturulan bu kuşku, ayağı prangalı bir koşucunun yarışı kazanamayacağını baştan varsaymak gibi bir şey...
Aslında bir ilginçlik daha var: TRİPS‘in ‘’Zorunlu Lisanslama Hakkı‘’ veren hükmünü az gelişmiş ülkeler cephesi hiç uygula(ya)madı.Görülüyor ki, çoğu ülkenin iç hukuku yetersiz ya belirsiz, ya da gelişmişlerin ‘’ hışmından‘’ korkuluyor.
Rusya başta, bir dizi gelişmekte olan ülkenin kovid’e karşı bir aşı üstünde çalıştığını biliyoruz. Ama konu ‘’ üretmek’’ değil, ‘’ lisanslama ve ruhsat ‘’noktasında düğümleniyor.
DTÖ‘nün parlak bir kariyer geçmişine sahip yeni kadın yönetmeni Dr Okonjo-Iweala ile dünya ticaretine yeni bir bakış ve çerçeve arayacağı kesin. Bu arayışın gelişmekte olan ülkelere dönük olması isteniyorsa mevcut ‘’fikri haklar‘’ bölümünün yenilenmesini gerektiriyor.
Nijeryalı bir genel yönetmen ile 156 ülkenin oydaşması ile oluşan DTÖ ve ticaret düzeni dünya olarak geldiğimiz olgunluk noktasını kantara çıkaracak.
İş temelde bu denli basit...
Aslında insan olma sınavına her gün çıkıyoruz.Bakalım insanlık DTÖ‘nün yeni başkanıyla bu sınavdan yüz akıyla çıkabilecek mi?
İzleyip göreceğiz....
(km/13.03)