Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
10.11.2024

29.01.2021

Üretime kadın elinin değmesi

Neymiş efendim: ''Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır'' Geçin onu bir kalem. Yanlış zira.

Neymiş efendim:

''Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır''

Geçin onu bir kalem.

Yanlış zira.

Doğrusu nedir peki.

''Kadın yoksa erkek zaten olamaz''

Soğuktan donmak üzereyken her ikisi de, ''bebek mi, mermi mi'' tercihini, mermiden yana koyarak mermiyi kurtarıp, bebesinin donarak ölmesine aldırmayan Şerife Bacı, ve Şerife Bacı gibi kahraman kadınlarımız olmasaydı, mazlum milletlere örnek olacak o efsanevi kurtuluş savaşını kazanabilir miydik biz.

Ana'dır.

Yar'dır.

Ama en çok da hayat verendir kadın.

Mustafa Kemal de bir ananın evladıydı.

İlk adımı o attı elbette.

İlk kıvılcımı da o çaktı biliyorum.

Ana'ların da yardımıyla 'Anakuzuları', siper oldu düşman mermisine.

Böyle kazandık bağımsızlığımızı.

Onca ihanete rağmen kan ve gözyaşı akıtılarak bağımsızlığı kazanmak önemliydi elbette ama onu korumak daha da önemliydi.

Ki:

Büyük Atatürk, ''Güzel vatanımızı fakirliğe, memleketimizi haraplığa sürükleyen çeşitli sebepler içinde en kuvvetli ve en önemlisi,ekonomimizde bağımsızlıktan yoksun olmamızdır. Memnunluğa ve övünmeye değer ki, bu bağımsızlığı bugün fiilen elde etmiş bir durumda bulunuyoruz. Ancak, fiilen sahip olduğumuz bu bağımsızlığı, düşmanlarımıza şeklen ve resmen de onaylatmak gerekmektedir. Devletin ve milletin son hedefi, işte bu noktayı sağlamaya yönelmiştir. Kuvvetle ümit ediyoruz ki, bu noktayı sağlamada başarı kazanılacaktır. Bu nokta o kadar önemli ki, onu kesinlikle elde edeceğiz!''  henüz Cumhuriyeti kurmadan önce topladığı İzmir İktisat kongresinde söyledi bunları.

Ve biliyordu ki, kadın olmadan ekonomik kalkınma da olamazdı.

Ama bir sorun vardı.

''Anamız, avradımız, yarimiz'' dediğimiz kadınlarımızın soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen, kadına ikinci sınıf insan muamelesi yapılan yaygın anlayış değişmeliydi.

Değiştirmek için de ilk adım atılmıştı.

Ülkemiz, kadına seçme seçilme hakkını veren ilk ülkelerden biri oldu ama bu bile yetmedi.

Kadınlarımıza  ''Kırın dizini oturun'' demeye devam ettik.

Yıllarımızı heba ettik böylece.

Kadına reva görülen bütün bu çağ dışı anlayışlardan kurtulmalıydık.

'İlk Kıvılcım'lardan biri Havza'da çakıldı.

Havza’da üreten ve çalışan kadınlar, ’İlk Kıvılcım Çarşı’ adında bir kooperatif kurarak, el emeği, göz nuru ürünleri satışa sunmaya başladılar.

Tamamı doğal olan ürünler herkes tarafından takdirle karşılanıyor.

Evlerde üretilen tamamı el emeği olan gıda ürünleri, kadınlar tarafından açılan bir dükkanda satışa sunuluyor.

Ayrıca girişimci kadınlar tarafından kenevirden üretilen hediyelik eşyalar da satışa sunuluyor ve böylece kadınlar ev ekonomisine katkı sağlıyorlar.

Havza’da oluşan bu kooperatife öncülük eden Emekli Öğretmen Bingül Alış, amaçlarının, evde oturan ve gerçekten el becerisi güçlü olan kadınların ev ekonomisine katkı vermelerini sağlamak olduğunu belirterek, "bizim bir başka amacımız da, Havza’nın sadece Samsun’da değil tüm Türkiye’de örnek ve rol model olmasıdır.'' diyor.

İlk Kıvılcım Kooperatifi’nin, üreten çalışan kadınlar adına doğru bir adres olduğuna inandığını da söyleyen Bingül Alış ayrıca,''kooperatifimiz ilkeleri doğrultusunda bir oluşumdur. Ürünlerimizi. Büyükannelerimizin tat ve lezzetlerinden ödün vermeden ve doğal bir şekilde işliyoruz. Bunun yanında kenevir üretiminden dolayı turistik eşya yapımında evde oturan gerçekten el becerisi güçlü olan kadınlarımıza ev ekonomisine katkı sağlamaları adına bir ışık olmaktır.'' derken,

Kooperatifleşmenin bir başka amacının da ülkemizdeki tüm kadınlara yol göstermek olduğunu da sözlerine ekliyor.

Çekirdek bir kadroyla başlayan İlk kıvılcım,  özellikle kırsaldaki kadınlardan gelen katılımla giderek büyüyor.

Ürünler de çeşitleniyor haliyle.

Nedir bu ürünler:

Unlu mamuller üretimdeki ilk sırayı alıyor.

Yaban dağ ürünleri de üretim çeşitlerinden bir başkasını oluşturuyor

Yaban dağ ürünlerinin ne olduğunu merak edenlere de, bunların kuşburnu, yaban armudu, yaban elması ve alıçı sayabiliriz.

İlk Kıvılcım iyi bir örnek.

Başarılı da olacaktır.

Buna da inancım tam.

Neden böyle söylüyorum.

Bingül Hanım'ın  Merzifon ve Gümüşhacıköy’e bağlı 15 köy ve bu 15 köyedeki15 cesur kadın gurubuna yaptığı liderlik sonucu oluşturduğu Amesia projesinde sağladığı inanılmaz başarısı nedeniyle söylüyorum.

Gerek Amesia ve gerekse İlk Kıvılcım projelerinin tüm kadınlarımıza örnek olması benim de en büyük dileğimdir.

ETİKETLER; Karadeniz Ekonomi