Tam kapanma, beklenen bir karardı.

Kararın geç alındığını savunan da var.

''Zararın neresinden dönülürse, kardır'' görüşünü savunanlarda.

Uygulama, Perşembe gecesinden itibaren, Ramazan Bayramı sonuna kadar yani 29 Nisan akşamı itibariyle 17 Mayıs sabahına kadar sürecek.

18 gün evlerimizde kalacağız yani.

Zor olacak ama gerekliydi, katlanacağız artık.

Emekli bir çalışanım.

Ara sıra gazeteye gittiğimde oluyor ancak, pandemi süreci boyunca yazılarımı zaten genellikle evde hazırlıyorum, bu durumda yazılarımı da elektronik posta ile gönderiyorum.

Frenk deyimiyle söylendiği şekliyle ''Home Office'' çalışıyoruz yani.

Bir süredir de, alınan izin gereği kapanma yaşanan hafta sonları gazete çıkmıyordu.

Ama bu defa durum çok farklı.

18 gün süreyle evlere kapanacağız.

Market, kasap gibi bazı işyerlerinde hizmet verilmeye devam edecek ama birçok esnaf, tam kapanma uygulaması sırasında hizmet veremeyecek.

Esnaf, önemli bir gelir kaybından olacak.

Lokantacı esnafı, uzun süre kapalı kaldıktan sonra bir üredir, 'Paket Servis' uygulamasıyla ayakta durmaya çalışıyordu.

'Yetmez ama Evet' gibi bir durumu yaşamışlardı yani.

Erkan Avcı gibi kimi restoran sahipleri ise, getirisi, götürüsünden daha fazla olacağı için paket servis uygulamasına bile sıcak bakmadılar.

Lokanta ve kafeteryaların çoğu kapalı kaldı anlayacağınız.

Ama kiralar işledi.

Vergiler ve kredi taksitleri de öyle.

Taksitlerini bir süreliğine erteletenler olmuştur belki ama bunu yapanlarda üst üste binen taksitlerlin yanı sıra, biriken faizi de ödemek zorunda kaldılar.

Demem o ki, pandemi en çok da esnafı perişan etti.

Bu türden kararlar, daha önce bazı batılı ülkeler tarafından da alındı.

Tam kapanma kararları verildi yani.

Ve fakat.

Kapatılan işlerlerinin zararları tazmin edilirken, vatandaşların ihtiyaçları da karşılandı.

New York'ta yaşayan bir arkadaşım Covid nedeniyle aylar boyunca evde kaldığında ABD hükümeti tarafından bütün ihtiyaçları karşılanırken, patronundan alamadığı haftalık ücretlerinin de hükümet tarafından ödendiğini söylemişti.

Almanya hükümet de, gelir kaybı yaşayan vatandaşlarına ne iş yaptığına bakılmaksızın karşılıksız destek vermişti.

Ülkemizde tam kapanma kararının, bu türden gelir kayıplarının tazmin edilememe durumu nedeniyle geciktiği ileri sürülmüştü.

Süreç boyunca çok sıkıntı çekildi.

Ve fakat.

Millet olarak batılı ülkelerde rastlanmayan ‘Yardımlaşma’ gibi çok önemli bir özelliğimiz var.

Bu hasletimiz nedeniyle bir birimizle yardımlaşmayı sürdürebildiğimiz için de, aç ve açıkta çok az insanımız kalıyor.

Tam kapanma sürecinde devlet gelir kayıplarını tazmin edemeyecek belki ama devletin yapmadığını vatandaşlar yapacak.

Erkan Avcı'nın lokantası nicedir kapalı ama evlatlarının Ramazan ayı boyunca binlerce yardıma muhtacın imdadına yetiştiğini de biliyorum.

Bu süreçte imdada yetişenlerden Allah razı olsun.

İyi ki bu özelliğimiz var.

Yarıma doğrudan koşanların yanı sıra, Ertan Avcı ve arkadaşlarının yaptığı gibi yardıma aracılık edenlerin de çoğalmaları dileğiyle.