Üçüncü defa başkanlığa seçilen Murzioğlu ile hem Samsun ekonomisini hem Karadeniz’i hem de Türkiye gündemini masaya yatırdık. Anneler Günü öncesinde yaptığımız sohbette Murzioğlu, özel güne ilişkin mesajla söze başladı.

-Bizler, “cennet anaların ayağı altındadır” diyen bir inancın mensuplarıyız. Şundan eminim ki; kadınlarına ve annelerine gereken değeri veren toplumlar, medeniyet yarışında elbette önde olacaktır. Kadınlarımız öyle güçlüdür ki, annelik gibi zor bir görevin yanında, elinin hamurunu iş dünyasına bulaştırarak ekonominin de bereketini artırmıştır. Girişimci annelerimiz, genç kızlarımız bu alanda da en güzel rol modeldir. Bu duygu ve düşüncelerle Anneler Günü vesilesiyle, dünyanın en zor ve yüce görevlerinden birini üstlenen annelerimizin gününü kutluyor, onları Samsun iş dünyası adına saygıyla selamlıyorum.

-Geçtiğimiz günlerde yapılan seçimle üçüncü defa Samsun TSO başkanlık koltuğuna oturdunuz. Sorularımıza geçmeden kısaca özgeçmişiniz ile başlamak istiyoruz.

- 5 Ocak 1959 tarihinde Samsun’da doğdum. İlk ve ortaokul öğrenimimden sonra Samsun Ticaret Lisesi’ni bitirdim. Daha sonra üniversite öğrenimimi yarım bırakarak baba mesleği olan bakır işleme sektöründe ticaret hayatına atıldım. Zaman içinde Samsun Ticaret ve Sanayi Odası’nda Yönetim Kurulu Üyesi, Meclis Üyesi gibi görevlerde bulundum. 2009 yılından bu yana Samsun Ticaret ve Sanayi Odası’nın Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdürmekteyim. Ayrıca, 2013 yılında gerçekleşen TOBB Genel Kurul seçimlerinde Yönetim Kurulu Üyeliği’ne seçildim. Evliyim ve iki erkek çocuk babasıyım.

-Samsun TSO başkanlığına yeniden seçilmenizi ve bundan sonraki süreci değerlendirmenizi rica edeceğiz.

-Arkadaşlarımız teveccüh gösterdi ve yeniden başkanlık görevini üstlendim. Az önce bahsettiğiniz gibi bu üçüncü seçim dönemimiz. Bir önceki dönemde ve son seçimde karşımıza aday çıkmadı. Demek ki güzel şeyler yapmışız ki kimse çıkmadı karşımıza.

-Henüz çok erken ama tekrar seçim yarışı içinde olmak gibi bir düşünceniz var mı?

-Bir daha seçilir miyim? Veya ister miyim? Bir dönem daha bu yarışın içinde olmayı istemem. Biz artık yaşımızı aldık, geçen dönem meclisi çok gençleştirdim yaş ortalamamız 40’lara geldi. Üyelerimizin eğitim seviyesi de % 75 oranda üniversite mezunu. “Eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yapardı” diye güzel bir sözümüz var. Bundan sonra geleceklere ağabeylik yapmalıyız ve onlara burayı teslim edip gitmeliyiz.

-Samsun ekonomisi hakkındaki değerlendirmenizi merak ediyoruz? Sanayi ağırlıklı gibi görünse de hizmet sektörünün ağırlıklı olduğu bir kent midir Samsun?

-Ülkemizin en büyük 16. kenti olan Samsun aynı zamanda Karadeniz Bölgesi’nin de en büyüğü. Ve bence de ülkemizin en yaşanabilir kentlerinden birisi. Türkiye’nin Karadeniz’e açılan kapısı ayrıca. Karayolunda bir kavşak noktası olmanın dışında havayolu, denizyolu ve demiryolu ağıyla bu anlamda avantajlı konumda ülkemizdeki üç ilden birisidir. Bu yönüyle bir lojistik kent diyebiliriz Samsun için. Tarım kenti de diyebiliriz. Tarih ve turizmi de sayabiliriz. Ama sanayi kenti tanımlamasında bazı sıkıntılarımız var. Çünkü sanayi kenti olma yolunda karşımıza çıkan en büyük engel, istenen ölçekte Organize Sanayi Bölgesi’ne sahip olamamış olmamızdır.

-Bildiğimiz kadarıyla çok sayıda Organize Sanayi Bölgesi var Samsun’da.

-Bölük pörçük 7 ayrı Organize Sanayi Bölgesi’nden bahsediyorsunuz. Toplamda 600 dönümlük alana yayılan bu sanayi ile gurur duymamalıyız. Kaldı ki büyük sanayi şehirlerinde sadece bir firmaya verilen parsel anlamına geliyor bahsettiğimiz rakam. Biz ise neredeyse bu 600 dönümü 20 parsele bölüp Samsun sanayisini büyütmeyi ve ihracat yapmayı istemişiz. Yetmeyince Kavak’a gitmişiz, Çarşamba’ya ve Bafra’ya gitmişiz. Şimdi Havza’ya yapmışız. 5 milyon metrekare bedelsiz sanayi alanımız var diyoruz ama sanayiciyi bir türlü çekemiyoruz.

-Sizce bu olumsuzluk neden kaynaklanıyor?

-Sanayici şehre yakın ve ulaşım aksının olduğu, limanından demiryolundan faydalanacağı, çalıştırdığı kişiyi anında işine ulaştıracağı yakınlıkta bir OSB istiyor. Bugüne kadar bulamadık. Ama baktık gördük ki Gelemen Çiftliği denilen yerde yapabiliriz. Bir tarım arazisi ama burayı değerlendirebiliriz diye düşündük. 13 milyon metrekarelik bu alanın 5-6 milyon metrekaresi bize ayrılacak. Böyle nitelikli bir yerde OSB kurma çalışması yapacağız.

-Bir ihtisas OSB mi olacak yoksa karma OSB mi?

-İhtisas OSB gündemimizde yok. Tabi ki karma OSB’den yanayız. Gıdacısı, demircisi hepsi içinde olmalı, öyle de olacak. Orayı parselleyip proje aşamasına getirdikten sonra kendi içinde bir bütünlüğü olur ve ayırabiliriz o zaman.

-Yukarıda Samsun’un bir lojistik üssü olduğundan bahsettiniz. Medikal sanayi sektörünün ağırlığını da görmekteyiz burada. Bu konuda neler söylersiniz?

-Evet, 200’ün üzerinde medikal ürün yapan firma var ancak yine dağınık haldeydiler. Bafra OSB’de bir yer ayrıldı kendilerine, ne yazık ki hiçbir işletme oraya gitmek istemedi. Yine yukarıda bahsettiğimiz olumsuzluklardan dolayı gitmediler.

-Samsun Makine Sanayi için de benzer bir durum mu var? Geçtiğimiz günlerde Adana’ya yaptığımız bir ziyarette Adana’da gördük onları. Acaba Samsun’a mı küstüler?

-Onlar pik boru üretiyor Ortadoğu ve Afrika’ya satıyorlar. Buradan taşıması lojistik maliyeti artırıyordu. Düşürmek için orada yer aldılar yoksa burada faaliyetleri devam ediyor. Ama şehirde öyle bir algı oluştu. Aslında, Ankara merkezli bir firma, kayıtları ise Samsun’dadır. Adana’ya lojistik maliyetleri dikkate alarak yatırım yaptılar diye biliyorum. Kaldı ki kente küsmek gibi bir haklarının olmadığını düşünüyorum.

-Bölge ekonomisine büyük bir ivme kazandıracağını düşündüğümüz Samsun-Sarp Demiryolu projesi hakkında neler söylersiniz? Geçtiğimiz günlerde açıklanan Bakanlar Kurulu kararında bu hatta ilişkin somut bir gelişme olmamasını nasıl değerlendirirsiniz?

-Bence, bu projenin hayata geçmesi için 50 yıl bekleyeceğiz. Çok yakın zamanda hayata geçirilecek bir proje değil. Aslında, Samsun-Sarp, karayolu yapılırken düşünülecek bir projeydi. Bu coğrafya malum yol yapımı açısından zor bir bölge. Ben kısa vadede hayata geçeceğine inanmıyorum. Dillendirmek lazım mı? Evet. Sadece bizim değil bölgedeki tüm odalarımızın ve tüm siyasetçilerimizin dillendirmesi lazım.

-Yakın geçmişte MHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Usta’nın ağzından duyduk. Samsun yerli otomobilin üssü olmalı diye bir çıkışı vardı. Gerçi, bu konuda sayın Cumhurbaşkanı’nın yapacağı bir açıklama vardı o da ertelendi. Siz neler düşünüyorsunuz? Samsun hazır mı gerçekten yerli otomotiv üretimine?

- Erhan Bey bir sanayi çocuğudur. Her ne kadar bürokrasiden gelse de sanayiyi bilir. Tabi ki yerli otomobil burada olsun isteriz. Büyük bir ekonomik canlılık olur, gelir seviyesi artar, işsizlik oranı düşer ve göç alır Samsun. Bunu zaman zaman biz de dillendirdik. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne ilçe odalarımızla beraber gittik burada olsun istedik. Arsa tahsisi tarafımızdan yapılacak, her türlü alt yapıyı hazırlarız dedik. Ama yerli otomobilin olacağı yerde sadece lojistik yetmiyor. Bir sanayi altyapısının olması gereklidir. Bizde o sanayi altyapısı olmakla birlikte düzeyi konusunda sıkıntılar var. Kısa zamana sığar mı bilemiyorum. Olsa hayır demeyiz ama belki zamanla.

- Sizin ağzınızdan sıkça duyduğumuz “ortaklık kültürü” sözünüz her zaman çok dikkat çekici gelmiştir. Bu bilinç neler sağladı Samsun’a?

- Odaya başkan olduktan sonra bu ortaklık kültürü bilincinin yerleşmesine çok önem verdik. Üniversite yerleşkesi içinde bizim de ortaklığımızla ender teknoparklardan birisini yaptık. Oradaki teknopark özel sektörü de içine almasıyla önemlidir. Samsun lojistik köyü olsun, fuar ve kongre merkezi olsun bütün bu yapılanlar ortak hareketin ürünüdür. Metal metalürji kalibrasyon merkezi de bir diğeridir. Bu ortaklığın içinde de Samsun Ticaret ve Sanayi Odamız, Samsun Büyükşehir Belediyemiz ve bağlı olduğu alt ilçe belediyelerimiz var. Üniversite ve Ticaret Borsası da işin içinde yer aldı. Yaptığımız tüm bu güzel işler ortaklıklar sayesinde hayata geçirildi.

-Malum seçim sürecindeyiz. Samsun’dan sanayici veya işadamlarını milletvekili olarak Ankara’da görmek istemez misiniz? Kafanızda Samsun’u temsil edecek bir profil var mı?

-Şu anda Ak Parti’den 100’ün üzerinde, CHP, MHP ve İYİ Parti’den de çok sayıda aday adayının başvuru yaptığını görüyor okuyor veya duyuyoruz. Elbette içlerinde bizim camiadan isimler de olsun isterim. Ara ara temsilen arkadaşlarımız da olmuştur. Ama diğerleri de olmasın diyemem. Mesela Yusuf Ziya Yılmaz, 19 sene Samsun’a çok iyi hizmet verdi. Kültürel ve sosyal alanda çok iyi hizmetler verdi. Haliyle o listede olması bizi mutlu ediyor.

-Son olarak oda olarak yeni projelerinizden bahsetmenizi rica edeceğiz?

-Odamıza 13 bin metrekarelik yeni bir hizmet binası yapıyoruz. Eski stadyumun olduğu bölgece ve bir sene sonra tamamlanacak şekilde planlıyoruz yeni binamızı. Ayrıca, Samsun’a Ticaret ve Sanayi Odası Üniversitesi kazandırmak gibi bir hedefimiz var. Öncelikle dillendirelim ve bir kamuoyu oluşturalım. Bizden sonrakiler yapsa bile bundan çok büyük mutluluk duyarız.

-Bu keyifli sohbet için çok teşekkür ediyoruz sayın Murzioğlu….