Gazete önceki gün ‘’İlçeler proje bekliyor’’ manşetiyle çıktı biliyorsunuz.

İş aş peşinde herkes.

Bu durumda ilçelerdeki oyu çantada keklik gören adaylar için yeni bir süreç başladı.

Ne yapacaksınız da, insanlara nasıl iş ve aş vereceksiniz?

AK Parti’nin Büyükşehir Adayı Mustafa Demir, bir ara OSB’nin Çarşamba’ya kadar genişleyeceğini falan söyledi ama bu iddiasını daha sonra dillendirmedi.

Samsun’un üretimden uzaklaştığı bir gerçektir.

Bu gerçeği, Bağımsız Aday Erhan Usta da sıklıkla dile getiriyor.

Millet İttifakı adına İYİ Parti’den aday olan Hayati Tekin de benzer şeyleri söylüyor.

Samsun üretmelidir elbette.

Ama bunu nasıl yapacaksınız?

Uygulamadaki teşvik sistemiyle Samsun’a yatırımcı çekilmesi imkansız gibi.

Bunu Mustafa Demir de anlamış olmalı ki, bu iddiasını bir daha dillendirmedi.

Bunun yerine durup, dururken, ‘’Tramvay yer altına alınacak’’ dedi.

Buna karşın Hayati Tekin’den ‘’Mustafa Demir saçmalıyor’’  çıkışı geldi.

Bu şehri en iyi bilenlerden biri olan Embiya Sancak, ‘’Saçmalık’’ falan demedi ama bir yazısında, tramvayın yeraltına alınmasının gereksizliğine vurgu yaptı.

Sorunumuzun tramvayı yer altına almak olmadığını herkes biliyor olmalı.

Bu şehir nasıl gelişecek?

Dürüm döner ve akıllı telefon aksesuarı satarak ekonomimizi daha fazla nasıl ayakta tutarız bilmiyorum.

Dünya Gazetesinde uzun yıllar çalışmış olmam nedeniyle Samsun ölçeğindeki şehirlerde üretime dayalı ekonomik yapının, şehirlere yaptığı katkıya yakından tanık olmuştum.

Kaldı ki, ülkemizde sanayileşme adımının atıldığı ilk üç şehirden biriydi Samsun.

Ama bunu başaramadı.

Gaziantep,70’li yıllarda ekonomik olarak bizim çok gerimizdeydi.

Günümüzde o kadar gelişti ki, ulaştıkları 6 milyar dolarlık ihracat rakamını beğenmiyorlar.

Biz ise, ihracatımızın yılsonunda 450 milyon dolarlık ihracat barajını aşıp aşmayacağını merak ediyoruz.

Gaziantep’in ekonomisindeki gelişmeyi,  Irak ve Suriye’ye yakınlığıyla ilişkilendirenler olacaktır.

Görece haksız sayılmazlar ama Kayseri ve Konya’daki gelişmeyi neye bağlayalım o vakit.

Kayseri ve Konya da, üretimden elde edilen gelirle bizi defalarca katlıyor.

Geçmişte kamu yatırımlarının çokluğu nedeniyle kamudan falan beslenmiş olmanın rehaveti var üzerimizde, bunu kabul etmekle birlikte, bu konudaki zaafımızdan yararlanıldığı da bir gerçektir.

Havza belediye Başkanı Murat İkiz, yaklaşık iki ay önce Samsun’a gelen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’a ‘’Büyük bir OSB yaptık, isteyene 5, isteyene 10 dönüm fabrika alanı verebilirim ama yatırımcı gelmiyor. Çünkü burnumuzun dibindeki Merzifon’da teşvik var. Havza’nın da teşvik kapsamına alınmasını istiyoruz’’ demişti.

Havza Belediye Başkanı, Samsun’un acı gerçeğini, Sanayi Bakanı’nın yüzüne söylemişti ama umulan destek de, ‘’sistemi bozamayız’’ diye bir gerekçe nedeniyle gelmemişti.

Üretmeden gelişemeyeceğimizi biliyoruz.

Üretmeliyiz kabul.

Ama bu durumda nasıl olacak onu da kimse bilmiyor.