Volkswagen’in ülkemizde kuracağı fabrika için birçok il ‘’Bize gel’’ çağrısı yaparak adeta yarışırken, Samsun’dan bir ses çıkmamasına birçok kişi şaşırmıştı.

Ben ise bu duruma hiç şaşırmadığımı önceki gün bu sütunda gerekçeleriyle açıklamaya çalışmıştım.

Yatırımcıya ‘Yolunacak Kaz’ muamelesi yapılıyor zira bu şehirde.

Biz böyle dedik diye kimse kulağının üzerine de yatmasın.

Arsa mı bulacaksınız.

Bulun.

Fabrikasını Samsun’a kurması için Volkswagen yetkililerine her türlü fedakarlığı yapacağınızı mı söyleyeceksiniz.

Söyleyin.

Yeter ki, o fabrika Samsun’da kurulsun.

Otomotiv sektörüne yatırım yapacak işletmeler için şehrin alt yapısı da uygun aslında.

Bu sektöre yatkın bir şehiriz.

Birçok şehre göre avantajlıyız.

Milyar doları aşacak böyle bir yatırımın dört veya beş bin kişiye iş imkanı sağlayacağı biliniyor.

Yan sanayi üretimi için yapılacak yatırımlarla sadece Volkswagen’e doğrudan veya dolaylı çalışacak kişi sayısının on bini aşacağı tahmin ediliyor.

Can çekişen ekonomimiz, yaşamını sürdürebilmek için bir çıkış yolu bulmak zorunda.

Volkswagen yatırımı, bu çıkış yolu için en iyi fırsat gibi görünüyor.

Dürüm döner satarak yürütmeye çalıştığımız şehir ekonomini daha fazla ayakta tutamayız.

Geçen yıl kapanan şirket sayısı bakımından şehrimiz Türkiye şampiyonu olmuş.

Ne acı.

Böyle gelmiş ama böyle gitmeyeceği kesin.

Ben de kime söylüyorum.

Bu şehirde herkes diğerinin ayağına basmaya çalışıyor.

Kaçırdığımız değerlere bir bakın.

Kimi yatırım için arsa bulamamak gibi nedenlerle, kimisi de baskılardan bunalıp başka şehirlere gitmiş.

Ülkemizin yüzakı, bizim ise utancımız olan böyle örnekler var.

Yıldız Entegre’nin başarısını burada bir daha tekrarlamayacağım.

Samsunspor’u kapısına kilit vurulacakken, kayyumdan alan ve yeniden umudumuz yapan Yıldırım Grubun, bu şehirden hangi nedenlerle uzaklaştırıldığını kaç kişi biliyor bu şehirde.

Ya da kaç kişi merak ediyor.

Yüksel Yıldırım’dan, ailenin nasıl bunaltıldığını geçmişte defalarca dinlemiştim.

Gitmemek için çok direndiler.

Kötü mü oldu.

Aile Samsun’da kalsa şirket o kadar büyür müydü?

Bu soruya hiçbir vakit net bir cevap veremeyiz ama şirket, merkezi Samsun’dayken sadece demir-çimento ve kömür satıyordu ama İstanbul’a taşındıktan sonra sürekli büyümeye başladı.

Yıldırım Grup, 2008 yılında İsveç’te ilk uluslararası yatırımını gerçekleştirmesini takiben merkezi İstanbul’da bulunan ve dünyanın 4 kıtasında, 21 ülkede, 11 farklı sektörde faaliyet gösteren küresel bir güç konumuna ulaştı.

Gurubun bünyesinde, krom üretimi ve ticaretinde bir dünya devi haline geldi. Madenciliğin yanı sıra, denizcilik ve özellikle liman işletmeciliği ki, bu alanda grubun bünyesindeki YILPORT, ülkemizde dört liman olmak üzere, Avrupa ve Amerika kıtasında toplam 12 limanı işleterek, bu sektörde bir dünya devine dönüştü

Sözün kısası, daha henüz elimizdekilerin kıymetini bilmiyoruz.

Dışarıdan gelecek yatırımcıları da bu nedenle önemsemiyoruz.

Değişiriz inşallah