Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
10.11.2024

7.09.2017

Yine;

Beklenen oldu ve fındığa ben diyeyim “fiyat konuluyor”, siz söyleyin, “fiyat konuşuluyor!” Zaten, konuşanların çoğunluğuna bakın, “fındığı sadece konuşanlar. Üzerine düşeni yapanlar” değil.

Kimler mi? Hangi birini yazayım! Ancak, bu çok konuşanlar yüzünden fındığa çok emek verenin de; az emek verip çok bekleyenin de geçmişte ne denli, ne kadar mağdur olduğuna bir bakın derim.

Ama yine de bu kadar olup biten arasında, öylesine işler var ki, ozan Kaygusuz Abdal’ın; “Kaza verdik birçok akçe, Eti kemiğinden pekçe, Ne kazan kaldı, ne kepçe, 40 gün oldu kaynatırım kaynamaz” misali, ben “40 yıldır kaynatmazsam bile yazar dururum!” Ama yine de pek çok şeyi anlamam! Anlamadıklarımdan biri; birileri değil, çokları hâlâ neden rekolte açıklanmasını bekler dururlar! Artık bu aşamadan sonra Tarım Bakanlığı’nın açıklayacağı rekolteyi kim inanır ki? İnanmak zorunda da değiller.

Çünkü bu işe, sermayesini, emeğini tahsis eden tüccar, fabrikacı, sanayici ve ihracatçıların hemen hemen hepsi rekolte işini ötekine berikine bırakırlar mı? Kendisi tespit eder, rekolteyi aşağı yukarı bilir ve piyasada ona göre vaziyetini alır.

Öyle de yapıyorlar. Birileri de, herkesi kendileri gibi yattıkları yerden, oturdukları rahat koltuklardan tespit yapıp, konuşuyor zannediyorlar.

Gelelim bir başka gerçeğe... Sanki piyasanın tek hakimi gibi TMO’nun görülmesine! Ya da görmek isteyenlerin yanlışına.

Bir önceki yıl ürününde ne yaptı? Piyasayı çok mu etkiledi? Piyasayı mı yükseltti? Hayır! Fiyatı brüt 10.0010.30 TL. Neti 9.009.30 TL Aldığı fındık miktarı topu topu 6.000 ton. Yani sıradan bir manavın bile alabildiği miktar. Daha doğrusu piyasadaki 2016 ürünün cüzi bir miktarı.

Şimdiki pozisyonu ne? Öncekinden farklı mı? Ya da farklı olacak mı? “Bekleyip göreceğiz” diyeceğim ama, “Görünen köy kılavuz istemez ki?”

Gelelim şu “hâlâ çok konuşanlar” vakasına! Öncelikle; “Çok konuşanın çok hata yaptığını” ceddimiz atasözü haline getirmiştir, hatırlatalım! Ama, birileri sen ne dersen de, tüm gerçekleri, bütün rakamları ortaya koyarak, “Bu kadar konuşma yerine, aynı oranda iş yapsaydınız, fındığa da üreticiye de daha çok yararınız olurdu” dese de işe yaramıyor.

Çünkü, bazılarında maalesef bunu anlayacak izan yok! Ayrıca işlerine gelmez. Çünkü geçimlerini ve varlıkları iş yapma yerine, konuşmaya bağlamışlar. Ve de illa da “reklâmın iyisi kötüsü olmaz” hesabıyla medyaya yer almaya! Ben iddia ediyorum: Benim meslektaşlarım el alem işte ve aşta iken; bahçeye sadece foto muhabirlerine poz vermek için giren ya da gazete sütunları ile televizyon ekranlarına çıkmak için konuşanları, bir süre unutsunlar bakın neler oluyor.

Ya bu adamlar kafayı yerler! Ya da akıllarını başlarına toplayıp, fındık bahçelerine seneden seneye değil, gerektiği kadar girerler.

Gelin hem direkt olarak Türk fındığına hem de dolaylı olarak bu zat-ı müeyyeserlere bir iyilik edelim! Ne dersiniz?

ETİKETLER; Fındık Murat Taşkın