21.03.2020
Hiç evelemeye gevelemeye gerek yok!
İnsan olmayı, ahlâkı ve adaleti bir kenara koyanlara…
Kimi zaman devleti kullanarak, kimi zamanda siyasi ve ekonomik gücü ile devlet nizamını yok edip,“pire için yorgan” yakanlara…
“Kendi doğrusundan başka doğru tanımayanlara…”
Dünyayı sadece kendinin “at oynatacağı çöplük” sananlara…
Cenab-ı Allah’ın Kuran-ı Kerim’de işaret ettiği; “Biz de açık seçik mucizeler olmak üzere onların üzerine tufan, çekirge, haşarat, kurbağalar ve kan gönderdik. Yine de büyüklük tasladılar ve günahkâr bir kavim olmakta direndiler (Araf-133)” cümlesinden olanlara…
İnsanların ve tabiatın ayarını bozanlara…
Cihanın neredeyse yarısına hükmeden Kanuni’nin “Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi”deyişinden ders çıkarmayıp“Ben ne dersem o” diye kibirlenip, böbürlenenlere…
“Kem söz sahibine aittir” gerçeğini unutup karşısında gördüğü herkese ağzına geleni söyleyenlere…
Kısacası; alemin ayarını bozanlara…
Ezcümle; “Dünyayıyaşanacak alem olmaktan çıkaranlara…”
Korona ile ayar çekiliyor.
*
Siyasetçisinden sporcusuna,
Sanatçısından sanatkârına,
İşçisinden işverenine,
Zurnacısından peşrevcisine,
Aliminden zalimine,
Dalkavuğundan dangalağına,
Fakirinden zenginine…
Kadınından erkeğine,
Çoluğundan çocuğuna kadar cümle AdemOğlu’na;
Islah olsunlar!
Akıllarını başlarına toplasınlar!
İfrattan ve nefretten kaçabilmeyi becersinler diye;
Korona ile ayar çekiliyor!
*
Yıkmaya değil yapmaya, savaşa değil barışa çalışsınlar!
“Ben var dünya var. Ben yok dünya yok” benciliğinden uzaklaşıp, toplumsal paylaşmayı öğrensinler!
Malın mülkün, önce Allah’ın, sonra devletin, en sonunda kendinin olduğunu hatırlasınlar!
Tevekkülü üzerine düşeni yaptıktan sonra kabullensinler diye,
Korona ile ayar çekiliyor!
*
Korona ile direk ayar çekilirken, dolaylı ayar için kokarca adeta unutulmuş olmanın avantajını değerlendiriyor…
Soğuk ve ılık günlerin geride kalmasını bekliyor…
Güneşin vereceği sıcaklıkla bağlara, bahçelere atlayacağı günün hesabını yapıyor…
Fındıktan arpaya, buğdaydan fasulyeye, elmadan şeftaliye kadar sebze ve meyvelere milyarlarca liralık zarar vermek için tüm hazırlıklarını tamamlamış, Türkiye seferine çıkmak için güç topluyor!
*
Ne ilginçtir ki, koronanın insan sağlığına ve hayatına en çok zarar verdiği yerlerin başında İtalya geliyor.
Kahverengi kokarca da geçtiğimiz yine İtalya’da sebze ve meyve bahçelerine 4 Milyar Avroluk zarar vermişti.
*
Korona-Kokarca ikileminde yine ilginç bir durum, biri soğukta (korona), diğeri sıcakta (kokarca) daha süratli hayat buluyor.
Yani anlaşılan o ki, kışın soğuğu giderken koronaya karşı mücadele de az da galip gelme şansı doğuyor.
Ancak bu kez de gelen sıcaklarla kahverengi kokarca binlerce yumurta bırakıp, yavru yaparak sahne alacak.
*
Anlayacağınız öyle (korona) veya böyle (kokarca) kurtuluş yok!
Belki vardır!
Ama öncelikle ve özellikle bunun için, Allah’ın insan diye yarattığı, akıl ile donattığı, kul diye saydığı, irade ile donatıp sorumluluk verdiklerinin hadlerini ve hudutlarını bilmeleri, ona göre davranmaları gerekiyor.
*
Yoksa, bugün korona, yarın kokarca!
Biri sağlığa, diğeri yiyeceğe, keseye!
Eeee; boşuna;“Allah’ın sopası yok ki gökten indirsin”diye boşuna denmemiş ki!
Ama anlayana tabii!
Anlamayana ise; korona saz, kokarca az!