28.09.2015
Dünya üretim ve ihracatının dörte üçünü karşıladığımız fındıkta 2015 ürünü ile birlikte başlayan fiyat tartışması beklentileri ve sonuçları bayramın da sonrasının sonrasına bırakacak gibi...
2014 ürünü rekoltenin 500 bin tonun altına inmesi nedeniyle dışarıdan gelen taleplerin yükselmesi üzerine geçen sezonun son dönemlerde 20 liraya kadar alıcı bulan fındıkta, 2015 rekoltesinin geçen yıla göre daha fazla gerçekleşeceği ihtimalinin yüksek olması arz-talebe göre oluşan piyasada fiyatları normal olarak aşağıya çekti.
TZOB'nin 590 bin ton ilan edip, daha sonra revize ile aşağıya çekeceğini bildirdiği (ama yanlış olacağını fark ettikleri için vazgeçtiler gibi) fındıkta, Tarım Bakanlığı'nın tahmini 650 bin ton fındık ihracatçılarının ise 730 bin ton olarak açıkladıkları rekolte 700 bini inmeyecek gibi görüntü veriyor.
2009 yılından itibaren tamamen serbest piyasa koşullarının uygulandığı fındık sektöründe fiyatların yükselip azalması tamamen üretime bağlı olarak gerçekleştiği için sistem kendini giderek sağlamlaştırıyor.
Geçtiğimiz yıl 13 liradan başlayarak sezonun son günlerine doğru 20 TL'yi bile aşan fındıktaki yüksek fiyattan üreticilerin değil, elinde fındık bulunduran tüccarın yararlandığı gerçeği ortada iken,özellikle TZOB'nin sanki bu fiyattan üreticiler çok para kazanmış gibi söz etmesi eleştiri konusu olmuştu. Aslında TZOB yetkililerinin de bu gerçeği bildikleri, ancak daha fazla olacağı belli olan 2015 ürünü fındığın fiyatına yukarıya doğru etki yapması hesabıyla bundan söz ettikleri de biliniyordu.
Eylül başında 2015 ürünü fındığın piyasasının 12 lira civarında açılmasından sonra, üreticilerin okul harcamaları ve kurban parası hesabıyla pazara beklenenden daha fazla fındık indirmeleri sonucu fiyatlarda aşağıya doğru kayma meydana gelmiş ve 11 lira civarına inmişti.
Saklama ve depolama problemi nedeniyle önemli miktarda fındığın da emanete bırakılması ile üreticilerin beklentilerinin altında oluşan fiyatların Ekim ayında pek değişmeyeceği tahmin edilirken, 1 Kasım seçimlerinden sonra bir miktar yükselme eğilimine girebileceği de ifade ediliyor. Tüm bunlara rağmen fiyatın 13-14 lira seviyelerinde seyredip, bundan sonraki süreçte 15 lirayı bulması da neredeyse imkansız görülüyor. 2016 ürünü fındıkla ilgili ipuçlarının alınmaya başlanacağı Mart-Nisan aylarındaki göstergelere göre de inip-çıkabileceği bildiriliyor.
Devletin de son yıllardaki verim ve kaliteyi arttırma çalışmalarını da değerlendirmeye tabii tutarak, özellikle destekleme sisteminin de kısmi değişikliğe gidilmesi için uzmanların çalışma başlattığı biliniyor. Genel olarak halen alan bazlı olarak dönüm başına verilen 170 TL'nin asgari 70 T'lik kısmının yaşlı bahçelerin sökümü ve gençleştirilmesi amaçlı olarak kullanılması yönünde hazırlık yapılması Türk fındığının geleceğinde istikrar açısından önemli bir argüman olacaktır.
MURAT TAŞKIN