20.03.2015
"TOBB BAŞKANI HISARCIKLIOĞLU'NA ÇAĞRI;
İMRALI'YA GİTME.."
TOBB Başkanı Rıfat Hısarcıklıoğlu'na, kamu denilen tümün adına olmasa bile, kararmayan ve karartmayacak adaletli bir vicdanlar için, "etme, eyleme, böylesine bir yanlış ile geleceğine kara çalma, şehitleri kabirlerinde incitme, yakınlarına acı verme, kendine beddua ettirme" diye "İmralı'ya gitme" çağrısı yapmadan önce bir asır öncesinde Ziya Paşa'nın tarifine bakmak gerek.. Tabi, kıssadan hisse almasını becerebilenlerle..
*
Önce; son zamanların modası Osmanlıca bilenler için:
"Hak söyleyen evvel dahi menfur idi gerçi,
Hâinlere amma ki riâyet yeni çıktı."
Bilmeyenler için Türkçesi:
-"Vatanına, milletine bağlı olanları aşağılamak ve onları reddetmek kural haline geldi. Hırsızlara ikramda bulunmak ve yardım etmek ise yeni çıktı."
*
"İnşallah anlaşılmıştır" diyerek geçelim gelecek için doğru dürüst elde kalan umutlardan biri olan Sayın Rıfat Hısarcıklıoğlu'na "Sen bunlara uyma" diyerek yapacağımız çağrıya..
*Vazifeleri Türk vatanını korumak olan 5 bini aşkın Mehmetçik'in şehit edilmesine, 30 bini aşkın çoluk-çoçuk, bebek, kadın, genç-ihtiyarın öldürülmesine bizatihi emir vererek sebep olan, Allah'ın verdiği canı Allah'ın almasına müsade etmeyecek kadar insanlık dışına çıkan birinin, elini eteğini öpenlerle birlikte olup İmralı'ya sakın gitme..
*Şehit kanlarıyla yoğrulmuş Anadolu toprağında huzur, sükunet ve barış yolunun bu eli kanlı katilin dergahından geçtiğini başka hesaplar için geveleyenlere inanarak sakın İmralı'da huzura varma..
*"Bir varmış, bir yokmuş" misali, bir yandan "Kürk sorunu yoktur" derken, diğer yandan, Kürtçülük için süreç uygulayanların "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" benzeri yaşattıkları med-cezirlerin bir parçası olan izleme komitesinin içinde sakın yer alma..
*
Aslında fazla söze bile gerek yok.. Kimin kim olduğunu, kimin ne yaptığını çok iyi biliyorsunuz.
Bizimkisi, hem bir kul, hem Türk Milleti'nin bir ferdi, hem de kamu adına görev yapan bir mesleğin mensubu olma sıfatıyla, biraz da sizi tanıdığımız için, dost sohbeti hesabıyla şaşabilecek beşerlere bir şeyleri hatırlatmak..
Ve de son bir söz daha:
-"İmralı'ya gidecek vapurda kimlerle birlikte olacağınızı da bir düşünün. Gemiye bindikten sonra onları öğrenir ve görürseniz, hiç tereddüt etmeden denize atlayın. Çünkü, denize düşmek, onlarla aynı gemide olmaktan bile yeğdir!.."