Bir dünya markası olan ,tarımın en önemli ürünlerinden bir tanesi olan fındık hakkında bilgi vermek, sorunları ve çözüm önerilerini siz okurlara taşımak adına her hafta haber sitemizden makaleler yazıyorum. Bunun dışında her Perşembe günü Altaş tv de hazırlayıp sunduğum Karadeniz Ekonomi programında iş dünyasında, ekonomi de ve elbette ki fındıkta söz sahibi o isimleri ekrana taşıyor siz izleyicilerimin her konuda farkındalık kazanması adına ekonomi programları hazırlıyorum. Keza Olay gazetesinde yıllardır köşe yazarlığı yaparak bölgeyi anlatmaya çalışıyorum. 

Kısacası yazılı ve görsel basının tüm gücünü her kalemde olumlu anlamda kullanmaya çalışıyoruz.

Ve yine bugün size bir şeylerin altını çizerek anlatmaya çalışacağım;

Ülkemiz Fındık sanayicisi ülkemize her yıl 2 milyar döviz girdisi sağlıyor.120 ülkeye Fındık ihracatı yapıyor.50 bin aileye iş ,aş ,istihdam kapısı oluyor.Fındık sanayi,ülkemiz de çok önemli bedeller ödüyor.Özellikle Ordu ve Giresun bölgesine baktığımız da en fazla istihdam Fındık sanayinde sağlanıyor. Bu firmalarımızın gerekli hammaddeyi bulması yaşaması adına çok çok önemlidir..

2014 Fındık sezonu az rekolteli bir yıl olduğundan sanayiciler ve gerçek üretici bu yılı zorluklar içerisinde geçiriyor.Oluşan yüksek fiyatlar ne gerçek üretici ye ,nede fındık sanayisine bir faydası olmadı.

Ben devamlı saha da yıllardır bu bölge de üreticiyle sanayiciyle, esnafla iç içe yaşıyorum.Haliyle onların düşüncelerini,yorumlarını,bakış açılarını çok iyi biliyorum ki mesela bu sene slogan halinde söylenen bir söz vardır  mutlaka uzak yakın sizde buna şahit olmuştursunuz‘’Keşke her kesim de fındık olsaydı da fındık 8 TL ‘ye satılsaydı’’Yüksek fındık rakamları’nın bölgeye katkısını artık tartışmaya gerek var mı bilemiyorum..

Sadece Ordu’nun 10 ilçesin de fındık üreticisi fındık yok diyerek bahçeye hiç girmedi.2014 tüm şartlarıyla tarihe özel bir yıl olarak geçti.Unutmayalım bu sanayici de üretici de bizim her kesimin iyi ve rahat olmasını önemsemeliyiz.

Fındıkla ilgilenenler Trifonidis in ünlü manifestosunu bilir.1960 lı yıllarda Rum asıllı Türkiye nin en büyük fındık tüccarlarından biri olan Trifonidis iki kez büyük çaplı olmak üzere birkaç kez iflas etmiş canı yanmış,malını mülkünün satmış ve Yunanistan a gitmeden önce ağustos 1964 de fındık ile ilgili 12 maddelik şu manifestoyu yazmış`;

-Fındık dinsiz dir.

-Fındık imansızdır.

-Fındık nikahsızdır

-Fındık kitapsızdır

-Fındık namussuzdur

-Fındık işini iyi bilirimde ,yaparım diyen delidir

-Fındık işinin ilerisini görürümde yaparım diyen zırdelidir

-Fındığı elinde tutup satmayacak olursan yanlış yapmış olursun

-fındık paran kadar mal alırsan ve hesaplı gidersen zarar etmezsin

-Fındıktan korkmayan Allahtan da korkmaz

-Fındık hakkında konuşurken başkalarını dinle fakat tatbik etme

-Fındığın alış ve satışında fazla ısrar edersen evvela malına sonrada canına mal olur.

Evet rahmetli Ahmet Başkanla sene 1990 yıllardan itibaren sık sık röportaj için Karadeniz fındık ve mamülleri ihracatçı birliğinde biraraya gelirdik.Sonuç olarak Ferrero firması ile en fazla 10 yıl çalışabildi.

Bugüne kadar edinilmiş tecrübeler ,olayların belli bir noktaya geldikden sonra kâr marjlarının ortadan kalktığınıda ortaya koymaktadır. Ne ilginçtir ki hiç kimse de Ferrero’nun partneri olmak için can atmıyor. Burda ‘da sanırım bunu bir düşünmek gerekir...!