Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
10.11.2024

9.12.2018

Rekabet Kurumu'nun Fındık Raporu ve Sonrası

Türk Fındık sektörü ülke ekonomisindeki dalgalanmalar nedeniyle yüksek faizlerle ve bankalarla uğraşırken, üretici için açıklanması gereken fındık fiyatları TMO tarafından fakir üretici fındığını sattıktan tam 3 ay sonra Kasım ayında açıklanırken, Fiskobirlik’e haksız rekabete yol açacak şekilde 10 bin ton fındık verme kararı alarak günü kurtarma seneyi kurtarma politikalarıyla fındığın sorunlarını çözemezsiniz.

Fındığın sorunlarını ancak geleceği kurtarmaya karar verirseniz aldığınız kararları tesbitleri uygularsanız çözersiniz. Şimdi kısaca ülkemizin güzide kurumu Rekabet Kurumu’nun 2 sene önceki fındık sektörü ile ilgili tespitlerini hatırlamakta fayda var.

Kamuoyunda gündeme gelen ve bazı basın yayın organlarında da zaman zaman yer verilen, fındık alım piyasasında faaliyet gösteren teşebbüslerin anti-rekabetçi uygulamalar içerisinde bulundukları iddialarının değerlendirilmesi amacıyla Rekabet Kurumu tarafından re’sen yapılan ön araştırmanın raporunu yayınlamıştı

İki sene önce o günden bugüne sektörde neler değişti, sorusunu sormadan tesbitleri hatırlayalım. “Rekabet Kurumu tarafından konu ile ilgili olarak yapılan açıklamada, yürütülen ön araştırmanın sonucunda anılan iddiaları destekler nitelikte bilgi-belgeye ulaşılamadığından sektöre yönelik bir soruşturma açılmasına yer olmadığı” bildirilmişti.

Açıklamada, fındık sektörüne yönelik ön araştırma raporunda bazı tespit ve değerlendirmelere yer verildiği belirtilerek, tespitler ve öneriler şöyle sıralandı:
“Başta Doğu Karadeniz olmak üzere Karadeniz Bölgesi’nin tamamı için önemli bir ekonomik uğraş olan fındık üretimi son yıllarda önemli yapısal değişikliklere maruz kalmış, bu değişiklikler sektörün kırılganlığını ve üreticilerin gelirini önemli ölçüde etkilemiştir. Büyük bölümü belirli ölçeğin altındaki üretim alanlarında fındık yetiştiren üreticilerin, köyden kente göç nedeniyle üretim alanlarından uzakta şehir ve metropollerde yaşamaları fındık üretimini asli uğraş, fındık gelirini de asli gelir olmaktan çıkarmıştır. Bu durumun, özellikle Doğu Karadeniz bölgesindeki üretim alanlarında zirai uygulamaların zamanında ve yeterince yapılmamasına etki ettiği görülmektedir.”

-Fındık verimi düşük gereken yapıldı mı HAYIR

-Üretim maliyetleri yüksek. Düşürüldü mü HAYIR

-Lisanslı depoculuğa geçilmeli. Geçildi mi HAYIR

-Emanetçilik sistemi Zarar veriyor. Çözüldü mü HAYIR

-Fındık sektör araştırması yapılacak. Ortaya bir kararlılık konuldu mu HAYIR


Evet, sonuç olarak yukarıda Rekabet Kurumu tarafından 2 yıl önce yapılan tespitlerle ilgili hiçbir çalışma yapılmadığını açıkça görmekteyiz.

Bu nedenle eksikler giderilmedikçe Rekabet Kurumunun her denetimlerinden farklı bir sonuç çıkmayacaktır. Bu altyapı eksikliklerini hükümetin dikkate alarak başta Lisanslı Depoları ülke genelinde hayata geçirmesi gerekiyor.

Peki, Lisanslı depoculuk başta olmak üzere alınan kararların ve tespitlerin hangisi uygulandı. Hiçbiri! Hal böyle olunca Türk fındık sanayicisi ve üreticisi kan kayıp etmeye, firmalarımızı da maalesef yıpratmaya bu ekonomik krizde devam ediyoruz.

Fındığı siyasete alet etmeden, popülist politikalardan uzak, günü değil seneyi değil, geleceği kurtaralım. Bunun için Rekabet Kurumunu devamlı devreye sokmak yerine bu güzide kurumumuzun yaptığı tespitlerin gereğini yapalım. İşte o zaman fındıkta geleceği kurtarmaya çok daha geç olmadan başlamış oluruz.