14.03.2017
Dünyanın en prestijli denize yapılan Ordu- Giresun havalimanı eksikliklerin giderilmesi noktasında çok yavaş hareket edildiği için prestij kayıp ediyor...
Ordu Giresun havalimanında yaşanan bu eksikliklerle ilgili bir tarafta Başbakan yardımcımız Numan Kurtulmuş,diğer tarafta yine başbakan yardımcımız Nurettin Canikli varken bu eksiklerin giderilme noktasında yavaş hareket edilmesi kabul edilmez bir durumdur!
Üç yılda bitirildi ama iki yıldır eksikleri giderilemiyor.
DHMİ Genel Müdürü Funda Ocak iki kez Samsuna gelirken, iki yıldır teknik eksikleri bitmeyen Ordu Giresun Havalimanına Genel Müdür Ocak bir kez olsun gelmedi. DHMİ Genel Müdürü Funda Ocakın Ordu Giresun Havalimanı eksiklerinin ne zaman tamamlanacağı konusunda açıklama yapması haklı olarak isteniyor.Aynı şekilde Ordu ve Giresunlu siyasiler ve Valilerimizin bu durumunun giderilmesi noktasında kamuoyuna gelinen son noktayı açıklamaları gerekiyor.
Gazeteci arkadaşımız Nuh Kırcayla beraber bu sorunu devamlı gündeme getirmekteyiz.Şimdi son olup bitenleri bir hatırlayalım...
Geçen hafta Orduda sabah saatlerinden itibaren görülmeye başlayan sis hava ulaşımını etkiledi. Ordu Giresun Havalimanında öğleden önce yapılması gereken seferler sis nedeniyle iptal edildi. Ama Samsun ve Trabzon havalimanında bu sisli havalarda iniş yapılabiliyor,çünkü uydudan iniş için görüntü alabiliyor.Ordu-Giresun havalimanı bu imkandan maalesef halen yoksun.
Geçen hafta Anadolu Jetin İstanbul Sabiha Gökçenden THYnında Atatürk Havalimanından yapması gereken seferleri karşılıklı iptal oldu. Anadolu Jetin sabah Ankaraden gelecen uçağı Samsun Çarşamba Havalimimanına yönlendirildi. Ankaraya gidecek yolcular otobüslerle Çarşamba Havalimanına götürülerek gecikmeli olarak Ankaraya gidebildirler.
Pegasus Hava Yollarının İzmirden gelen uçağı Samsun Çarşamba, İstanbul Sabiha Gökçenden gelen uçağı da Trabzon Havalimanına yönlendirildi. Pegasus un Lefkoşa seferi de iptal oldu.
Öğleden sonra yapılacak seferin havalimanı çevresinde yoğun olan sisin dağılması halinde gerçekleşebileceği kaydedildi.
Ordu ve Giresun siyaseten en güçlü dönemini yaşamasına rağmen havalimanının sorunu çözümlenemiyor. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ve Numan Kurtulmuşun konuyu takip ettiği biliniyor. Ancak iki yıldır sorunlar bitmiyor.Artık Ordu ve Giresun insanına söylem değil eylem olarak çözüm bekliyor.
Deniz dolgusu nedeniyle dünyaya örnek gösterilen Ordu Giresun Havalimanının eksikleri için Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü gereken hassasiyeti göstermiyor mu?
Samsun Çarşamba Havalimanının tadilata alınacak olması nedeniyle kamuoyunda oluşan tepkiyi bastırmak için DHMİ Genel Müdürü Funda Ocak iki kez Samsuna gelirken, iki yıldır teknik eksikleri bitmeyen Ordu Giresun Havalimanına Genel Müdür Ocak bir kez olsun gelmedi. DHMİ Genel Müdürü Funda Ocakın Ordu Giresun Havalimanı eksiklerinin ne zaman tamamlanacağı konusunda açıklama yapması isteniyor.
Görüş mesafesinin düşük olduğu sisli havalarda sefer iptallerinin yaşandığı Ordu Giresun Havalimanında teknik cihaz eksikliği henüz giderilemedi.
İhalesi yapılıp kurulma aşamasında olan DVOR DME sisteminin de çözüm olamayacağı kaydediliyor. Devlet Hava Meydanları İşletmeleri Genel Müdürlüğünün son olarak sisli havalarda iptal yaşanmaması için Erzuruma kurduğu ILS CAT II sistemini Orduya da kurması halinde sefer iptallerinin önüne geçilebileceği kaydediliyor.
Konunun uzmanı emekli bir pilotun Ordu Giresun Havalimanı için değerlendirmeleri ise şöyle;
Hava şartları nedeniyle uçak seferlerinin iptal edilmesi veya uçağın başka havalimanına yönlendirilmesi (divert etmesi) aslında gayet olağan bir durumdur. Dolayısıyla Samsun ve Trabzon havalimanlarında da hava şartları yayımlanmış haritalarda (chartlarda) belirtilen görüş mesafesinin altında kalırsa bu havalimanlarında da sefer iptali ve/veya divert yaşanması kaçınılmazdır.
Ancak burada garip olan, Samsun, Trabzon ve Ordu-Giresun (OGU) havalimanları için yapılan yaklaşma chartlarında yatay ve dikey limitlerin çok farklı olmasıdır. Hatırlatmak için bir kez daha bu limitlere göz atarsak; dikey limitlerin; yani pilotun yer ile (veya yaklaşma ışıkları ile) göz teması sağlamadan alçalabileceği yüksekliğin Samsun'da yaklaşık 60 metre (200 feet) Trabzon'da yaklaşık 130 metre (386 feet) ve OGU'da yaklaşık 225 metre (675 feet) olduğunu görmekteyiz. Yani pilot OGU'ya alçalırken 225 metre yüksekliğe geldiğinde yeri göremiyorsa inişten vazgeçmek zorunda iken Trabzon'da 130 metreye, Samsun'da ise 60 metreye kadar alçalmaya devam edebilmekte dolayısıyla yer ile göz teması sağlama ve inişi gerçekleştirme şansı yükselmektedir.
Her havalimanı için olduğu gibi bu 3 havalimanının chartlarında da dikey limitten başka bir de yatay limit bulunmaktadır. Yatay limit; pilotun pisti/yaklaşma ışıklarını görmeden ancak dikey limitin de altına inmeden havalimanına yaklaşabileceği uzaklığı ifade etmektedir. Yani uçak havalimanına chartlarda yer alan yatay limit mesafesi kadar yaklaşmış olmasına rağmen iniş pisti/yaklaşma ışıkları görülemiyorsa inişten vazgeçmek zorunludur. Bu yatay limit Samsun'da 550 metre, Trabzon'da 1400 metre OGU'da ise 2400 metredir. Yani uçak yatay olarak OGU havalimanına 2400 metre yaklaştığı halde pisti/yaklaşma ışıklarını göremiyorsa inişten vazgeçmek zorunda iken Trabzon'da 1400 metreye Samsun'da ise 550 metreye kadar yaklaşmaya devam etmekte dolayısıyla OGU'ya kıyasla Trabzon ve Samsun havalimanlarında pisti görme şansı çok daha yüksek olmaktadır.
Bu dikey ve yatay limitlerin OGU'da diğer 2 havalimanına göre daha kötü olmasının doğal sonucu olarak sefer iptali ve divert yaşanması OGU'da daha fazla olmaktadır.
DVOR kurulsa bile dikey ve yatay limitlerde olumlu bir iyileştirme elde edilip edilmeyeceği de bilinmiyor.
Şu anda OGU'da da Samsun ve Trabzon'da olduğu gibi ILS CAT I yaklaşması yapılıyor ama limitler açısından bakıldığında ILS OGU'da çok verimli kullanılamıyor. Coğrafi, fiziki şartlardan diye cevap veren çıkacaktır muhtemelen. İşte bu sıkıntıyı aşmak için ne yapılabilir, araştırılması ve üzerinde ısrarla durulması gereken budur. Örneğin ILS CAT I yerine ILS CAT II sistemi kurulabilir. Başka bir çözüm chartlar yeniden çizilebilir. Dikey limitin yüksek olma nedeni mania ise mania üzerine güvenli bir yükseklikte gelip daha sonra alçalma açısının artırılması bir çözüm olabilir. Trabzon'da alçalma açısı 3.30 derece iken OGU'da 3.00 derece. Yani Trabzon'da % 10 daha fazla bir eğim ile alçalıyor uçak. Aynı şey OGU'da da yapılsa daha erken alçalma sağlanmış olacağı için deniz üzerinde olmanın da avantajı ile dikey limit iyileştirilebilir mi acaba?! Başka bir çözüm, maniaların mevcut olduğu bir çok havalimanında kullanılan offset yaklaşma için yeni chartlar üretilebilir mi?! En önemlisi de Samsun ve Trabzon'da olduğu gibi uydu üzerinden GNSS'ye (Global Navigation Satellite System) dayalı RNAV yaklaşma chartları ile çözüm üretilebilir mi?! Zaten Samsun ve Trabzon için bu chartlar hazırlanmış iken kötü hava koşullarında limitleri operasyonları zorlayacak derecedeki OGU için neden hazırlanmamış ve OGU yolcularının mağdur olması pek önemsenmemiştir anlamak mümkün değil.Evet yetkilileri kamuoyunu aydınlatmaya dünyanın en prestijli havalimanı Ordu-Giresun havalimanı eksikliklerini gidermeye davet ediyoruz.