24.06.2015
Son dönemde fındıkdaki üstünlüğümüzü ve fındığın avantajlarını konuşmamız gerekirken maalesef bunu çürüten açıklamalarla ülke içinde ve Avrupaya sürekli sorunlu gösterme çabası içerisindeyiz..Türkiyenin dünya üzerinde sahip olduğu matematik konum,ülkemize birçok avantaj katmıştır.Hiç şüphesiz bu avantajların içerisinde en önemlisi fındığı dünyada en fazla yetiştiren ülke olmamızdır.Bunun ihracat ve döviz noktasındaki dönüşlerini hep birlikte yaşıyoruz.Bitmedi ,yapılan araştırmalar fındığın insan metabolizmasında etkisi,faydası tartışılmaz..Bildiğimiz ve bilmediğimiz bir çok özellik saymak isterim ama konuyu burdan farklı biryere bağlamak istiyorum;demem o ki ziraat odalarımız fındığın değerini düşürme noktasında büyük bir başarıya sahip!
Her yıl çözüm yerine yeni bir problemi konuşuyoruz...Ziraat fakültesi fındık için hangi araştırmayı yapıyor...?Birazda bunları konuşalım..!Benim aklımdaki en son fotoğraf ;Ziraat odalarının 2015 yeni fındık sezonuna öncesi fındık rekoltesi düşük ,fındık yok diye başlayan açıklamaları devamında ise üzüm salkımı gibi sallanan fındıklar...Noldu düşük rekolteye..?
Son 10 yıldır rekolte konusundaki başarısızlık diyorum artık,hiçbir şekilde ne söylemlerinizde ne de bilimsel olarak bir gelişme gösteremedi.Şimdiyse yeni konumuz biliyosunuz küllenme..
Öncelikle şunu belirtmek lazım, fındığı her türlü hastalığa karşı koruyacağız ,gerekli zirai önlemlerimizi alacağız,üreticimize basın toplantıları yaparak ki KİBin yaptığı gibi ,tüm Karadenizde ki gazetelerde önlemlere yönelik neler yapılması gerektiğini belirterek üreticiyi bilinçlendirelim vs vs..Yani soruna çözüm üretelim!Düğmeye alarm için basan kurum çözüm içinde elini masaya koyacak!
Ekonomi sadece belli merkezlerde yoğunlaşan bir faaliyet değil artık.Önemli olan her bölgenin ve her ilin potansiyelini hatırlamak ve var olan potansiyeli hayata geçirmek çok büyük önem arz etmektedir.Çok değil 2009 yılında Hükümet yeni fındık kararnamesini açıklayana kadar ülkemiz de fındıkta bir politika yoktu.2009 yılına kadar ülkemizde arz fazlası fındık ne olacak , arz fazlası fındık zararına yağlıgamı ayrılacak,Fiskobirlik alım yapacakmı,TMO devreye girecek mi ,diyerek ülke hazinesine zarar ettiren , popülist politikaları yıllarca izledik.2009 yılından itibaren ülkemiz de fındık dünya gerçekleri hükümet tarafından görülerek arz ve talebe göre oluşan serbest piyasa ekonomisine bırakıldı.Üreticimizi güçlü tutmak adına 2009 yılından bugüne düzenli olarak hükümet tarafından destekleme ödemeleri fındık üreticimize yapılmaya devam ediliyor.Cumhuriyet tarihinin en büyük ödemeleri üreticilerimize yapıldı,ancak ülkemize dikim sahalarına baktığımız zaman ülkemiz dikim sahalarında verim düşmüş Avrupada ,İtalyada,İspanyada dönümden 200-250 kilo fındık alınırken bizim ülkemiz de özellikle Ordu-Giresun,Trabzon illerimizde dönümden 80-90 kilo gibi düşük bir verim alınmaktadır.Ülkemiz de verim ve kalite düşmüşse bundan sorumluluk duyucak tek kurum Ziraat odalarıdır.Zannediyorum gündeminizden fiyatı,rekolteyi biraz çıkartıp üretici lehine çalışsanız,proje üretseniz,hastalıklarla nasıl mücadele edebilirizin çabasını gösterseniz sanıyorum sektör adına çok daha olumlu bir süreç başlamış olacaktır.