Antalya'nın Demre'sindeyiz.
Şu Noel Baba'nın yaşadığı diyar.
Demre, antik Likya uygarlığı beldesi üstünde kurulu bir 26.000 nüfuslu yerleşim burası.
En önemlisi 640 km uzunluğunda kıyı bandı olan Antalya sahilinde bozulmamış tek nokta.
İlçenin büyüğü olarak kabul ettiği Dr. Mühendis Hasan Ünal ve Kültür ve Turizm önceki dönem Bakanı Sn. Ertuğrul Günay Demre'ye yeni bir turizm konusunda ilçe insanını ikna etmişler.
Bunun için uzun boylu anlatımlar yapacak yerde "iyi örnekleri" anlatmaya karar vermişler.
Beni bu işi öğrenip anlatmaya davet ettiler.
Vardım gittim.
Onlara bu yıl 5 milyon turist ağırlayan Antalya'nın bu işte "çok az" para kazandığını anlattım.
Çünkü sadece deniz ve kum pazarlanıyordu.
Üstelik "Her Şey Dahil" ödeme sistemi turisti harcama yapmaktan alıkoyordu.
Bu değşmeliydi...
Mağarası bol, yamaç turizmi yapılabilir, sualtı dalmaya çok elverilşli, 800 km lik bir Likya Yürüyüş Yolu olan Antalya'da farklı bir turizm türü yaratılabilirdi. 
Bunun için vatandaş sadece evini açacak ve bunu pansiyona dönüştürecekti.
Evin kadını ev reçeli ve ev turşusunu ve bahçedeki tavuğun yumurtasını ikram edecekti.
Bunun için IPARD Hibesi, Tarın Bakanlığı Kırsal Kalkınma Hibesi ve KOSGEB Tesis Geliştirme hibe ve yardımları var. Yararlanıcı adaylarını bekliyor.
Bu anlatım sonrası Demre’liler kendi mevcut iyi örneklerini anlattı.
Demre'nin yeni kaymakamı Sn. Onur Şatıroğlu "Yol açık: Ya el yerinde kölelik yapacak ya da kendi işinizin beyi olacaksınız" diye cesaret veren bir konuşma yaptı.
Zaten edebiyat çınarımız Yaşar Kemal ne diyordu? 
İnsanoğlu umutsuzluktan umut yaratan bir varlık.
Sanıyorum Demre'liler bu buluşmada en önemlisini sağladılar:
-Umut yarattılar...
Şimdi bu "umut dolu" örneği ben izlemeye devam edeceğim.
Bakalım, el birliğiyle bir değişim yaratabilecek miyiz?

Demre Turizm Buluşması öncesi Kaş- Demre arasındaki Hoyran beldesinde Canan ve Süleyman Hacımusaoğlu adındaki her ikisi mühendis olan çiftin elleriyle ayağa kaldırdığı Wedre Köy Evleri 'ni ziyaret ettim.
Her şeyi yoktan varederek ve el borcuyla 2016'da burasını hayata geçirmişler.
28 odası var. Yılın yedi ayı açıklar. Yemeğinden oda düzenine her şeyi Hacımusaoğlu çifti yapıyor.
Konuların yarısı yurt dışından, gerisi yerli.
Bağlantı internet üstünden yapılıyor.
Kimi 2, kimi 12 gün kalıyor.
Ama gelen kim olursa olsun "müşteri" değil "konuk".
Hallerini sordum "çok şükür" dediler.
Aslında bu olay yerelinde çok güzel bir pansiyonculuk.
Gelin bu örneği de www.hoyran.com üstünden inceleyin, eminim çok şeyler öğreneceksiniz.

Bu buluşma hazırlık yaparken önceki dönem Turizm Bakanı Sayın Bahattin Yücel'den yeni eğilimler ile ilgili bir not rica ettim, sağolsun hemen yolladı.
Sn Yücel şu temel değişime işaret ediyor: Artık yeni tür bir turizm "Yeni Kuşak Turizm"i var. 
Artık insanlar öyle yola çıkmıyor. Tatilini, yolunu internet üstünden tasarlıyor.
Buna "Dijital Turizm" demek mümkün, oysa eskiden yöntemin adı "analog" idi.
Thomas Cook adlı 1,5 asırlık bir şirketin Eylül'de iflası artık seyahat acenteciliğinin devrini doldurduğunu anlatmakta.
O halde yeni "eko-turizm", "kültür turizmi" ya da "özel ilgi turizmi" adına ne dersek diyelim, internet üstünden olacak.
Turist, Demre ve Likya Yürüyüş Yolu bölgesinde turizm yapacak ise bir bölgenin paket hizmet veri tabanından yararlanacak.
Sayın Yücel bunun iyi bir örneğinin İzmir Bölgesi için hazırlandığına işaret ediyor. 
"enjoyizmir.com" adlı örneği bence bir inceleyin.
Demre gibi yerleşimler Karadeniz, Ege'nin belli noktalarında, Doğu Karadeniz'de ve Doğu Anadolu'nun Ağrı Dağı ve çevresinde var.
Yeni anlayış bu bölgelerimize hem yeni bir soluk aldırır hem de gelir yaratır.
Bölge önderleri lütfen kollarınızı sıvayın ve işe koyulun.

 PÜF NOKTASI: Edebiyat çınarımız Yaşar Kemal "İnsanoğlu umutsuzluktan umut yatandır" diyordu. Bunun KOBİ Dünyası için her zaman için başucumuzda asılı bir püf noktası olarak panomuza asıyorum.