·Tempo Rulman Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Erol Batuk, Vonalı bir işadamı olarak ülkeme ve ilçeme bir nebze katkım olabildiyse ne mutlu bana diyerek yatırımcıları Orduya davet etti.
info@karadenizekonomi.com / 18.01.2018
Yüzde 90ını biz sağlıyoruz
Yıllık 7 buçuk milyon adet üretim seviyelerindeyiz. Üretimimizin yüzde 70ini iç piyasaya, kalan yüzde 30luk kısmını da yurt dışına yapıyoruz. İhracat yaptığımız ülkeler arasında Almanya, İtalya, Avusturya, İran, Cezayir, Tunus, Ukrayna, Rusya gibi birçok ülke var. Türkiyede asansör üreten firmaların yüzde 90ına biz ürün veriyoruz. İstanbul Teknik Üniversitesi ile yaptığımız ortak çalışmada 1 buçuk milyon açma-kapama test sonucunun raporunu aldık. Uluslararası açma-kapama normları 1 milyon seviyelerindedir. Bu alanda Avrupada 2 tane firma var. Bu firmalardan biri İspanyada biri de memleketimiz Perşembede.
Alt yapıyı sağlamak lazım
Bölgemize bizim gibi birçok firmanın gelmesi lazım. Bir bölgede üretim varsa buna bağlı ekonomik kalkınma ve istihdam da vardır. Orduda bu şansımız çok az çünkü organize sanayi bölgemiz yok. Hangi bölüm olursa olsun sanayicinin alt yapısını oluşturmak lazım. Sanayi dışındaki sektörlere de önem vermek lazım. Örneğin turizme. Bununa ilgili ciddi teşvikler var. Bunlardan faydalanmak lazım. Aynı zamanda Perşembede bir meslek yüksekokulu açılması ile ilgili de çalışmalarımız var. Eğer bunu başarabilirsek Perşembeye gelecek 1000 öğrenci buranın esnafına da ekonomik anlamda katkı sağlayacak.
Öz sermayemizle kurduk
Bütün sektörlerin olduğu gibi bizim sektörün de zorlukları var. Mesela Uzak Doğu ile rekabet edemiyoruz. Bölgemiz kalkınmada öncelikli iller arasında olmasına rağmen teşvikler yetersiz durumda. Orduda şu an KOSGEBin sağladığı bir teşvik onun dışında herhangi bir teşvik açılmadı. Bu da buraya gelecek yatırımcıyı olumsuz etkiliyor. Fabrikamızın kuruluşunda 1 lira kredi çekmedik. Tamamı kendi öz sermayemizdir. Herkes bildiği işe yatırım yapmalı, yoksa yok olur. Bölgemiz kalkınma anlamında geri kalmış bir il ve bizim öncelikle ilimizi nasıl kalkındırırız diye düşünmemiz lazım. Bu nedenle de bölgenin alt yapısını iyi bilmek lazım. Buradaki yatırımların neredeyse tamamı toptancılık üzerine. Üretimin olmadığı yerde ekonomik bir girdi sağlayamazsınız ve dolayısıyla gerçek anlamda bir istihdam yaratamazsınız. Bu nedenle üretmek zorundayız. Murat Gürsoy/KARADENİZ EKONOMİ