Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, "140 ülkede çok yoğun bir şekilde tanıtım yapıyoruz. Yine 26 ülkede şu an için 137 büyük ve orta ölçekli tur operatörleriyle birlikte tanıtım kampanyalarını başlattık" dedi.
info@karadenizekonomi.com / 8.04.2022
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya'da DER Touristik Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 2022 yılı için 42 milyon turist, 35 milyar dolar gelir hedefi belirlediklerini ancak Rusya-Ukrayna savaşı başladığını söyledi. Öncelikli temennilerin bir an önce ateşkesin sağlanması ve can kayıplarının önlenmesi olduğunu dile getiren Ersoy, bu konuda da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun üstün bir performans gösterdiğini, gayretli bir şekilde barışın tesisi için çalıştıklarını anlattı. Krizlere karşın Bakanlık olarak önemli çalışmalar yürüttüklerini anlatan Ersoy, şunları söyledi:
"Geçen ekim ayı itibarıyla alternatif pazarlar ve pazar çeşitliliği ile ilgili stratejilerimizi, eylem planlarımızı zaten hayata geçirdik. Bu sebeple Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı son 2 senede 22 ülkede örgütlüyken, televizyon reklamları yaparken bu sene itibarıyla 140 ülkede televizyon reklamları ve dijital programlarda çok yoğun tanıtıma başladı. Şu anda 140 ülkede çok yoğun bir şekilde tanıtım yapıyoruz. Yine 26 ülkede şu an için 137 büyük ve orta ölçekli tur operatörleriyle birlikte tanıtım kampanyalarını başlattık. Bu Türkiye turizm tarihinde yapılmış açık ara en büyük kampanya. Sonuçlarını da almaya başlıyoruz. Bu yıl Almanya, Hollanda, Belçika, Nordik, Baltık ve Doğu Avrupa ülkelerinde 2019 rakamlarını yakalamayı hedefliyoruz. Yine İngiltere, İsrail, Orta Doğu ve Körfez ülkelerinde 2019'un üstünde rakamlarla kapatmayı hedefliyoruz."
Bakan Ersoy'dan pazar çeşitliliği çağrısı
Bakan Ersoy, bahanelere sığınarak 2022 hedeflerinden vazgeçmediklerini vurguladı. Devlet ile sektör olarak ele ele verip, Kovid-19 sürecinde olduğu gibi bu dönemde de hedefleri zorlayacaklarını ve başaracaklarını dile getiren Ersoy, "Artık ne Türkiye eski Türkiye ne bakanlık eski bakanlık ne de sektörümüz eski sektör." dedi.
Antalya dışında İstanbul ve Anadolu tamamında herhangi bir sıkıntı ön görmediklerine işaret eden Ersoy, Antalya özelinde de ilk 3 aylık rakamların olumlu yönde olduğunu bildirdi. Antalya genelinde nisanda gerek savaş gerekse ramazan ayı etkisiyle bir esneme olabileceğini ancak mayıs itibarıyla rakamların hızla yükseleceğini aktaran Ersoy, haziran ortasında bölgede normalleşmenin tamamen sağlanabileceğini kaydetti.
Antalya için öncelikli hedefin 2021 rakamlarını geçmek olduğunu ifade eden Ersoy, salgında olduğu gibi sektör ile iş birliği içinde bu hedefin de gerçekleştirileceğine inandığına dikkati çekti. Sektörden pazar çeşitliliği için gereken adımları atmaları yönünde çağrıda bulunan Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Devlet olarak pazar çeşitliği ile ilgili Bakanlığımız Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı son 2 senedir çok yoğun çalışmalar yapıyor ama bu tek başına bizim tarafımızdan yapılması yeterli değil. Bunun bölge bazında hatta otel bazında sahiplenilmesi gerekiyor ki sonuca daha hızla ulaşalım. O yüzden sizlere büyük iş düşüyor, hep 100 metre koşmayalım, maraton koşmamız gerektiğini bilelim. Tabii maraton koşmak biraz yorucu, biraz maliyetli ama sonuçları orta ve uzun vadede çok çok iyi oluyor. Eğer Türkiye gibi bir jeopolitik ortamda yaşıyorsanız, geçmişte de krizleriniz vardı, bugün de krizleriniz var, gelecekte de maalesef krizlerle karşı karşıya kalacaksınız. Bunun bir tane çözümü var, krize bağışıklık olmayı öğrenmemiz gerekiyor. Krize bağışıklık olmanın da bir tane aşısı var, pazar çeşitliliği. O yüzden şu son krizde bize bir aşı etkisi yapsın."
Dünyada Türkiye'nin önemli bir destinasyon haline geldiğini vurgulayan Ersoy, "Artık Türkiye yapmış olduğu çalışmalarla standartlarını yükselterek yatırımlarını artırarak birinci destinasyon olma yolunda hızla ilerliyor. Sektörün her türlü ürününde bu fark ediliyor, sektörün büyük oyuncuları tarafından gerekli adımlar atılıyor. Biz de gelecek hedeflerimizi, vizyonumuzu geniş tutmak durumundayız. Hızlı adımlarla iş birliği yaparak herkesle bu hedeflerimize ulaşmamız gerekiyor." diye konuştu.
Ersoy, 2019'un turizm adına rekor bir yıl olduğunu, 52 milyon turist, 34,5 milyar dolar gelir hedefinin gerçekleştiğini anımsattı.
Türkiye olarak 2018'de strateji değişikliği yapılarak bu rakamlara ulaşıldığını dile getiren Ersoy, "2019 yılında Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansını kurduk. Aslında yüz yıldır birçok ülkede kurulan ama bizde 2019 yılı itibarıyla hayata geçmiş bir organizasyon. Yönetim yapısına baktığımız zaman turizmcilerin oyları ile seçilen yöneticilerden oluşuyor. Çalışanların hepsi profesyonel reklam ve iletişim üzerine uzman, seçilerek gelmiş istekli ve asli işi bu olan insanlardan oluşuyor." diye konuştu.
2020'de ise yeni bir rekor hedefi belirlediklerine ancak Kovid-19 süreci ile karşı karşıya kaldıklarına işaret eden Ersoy, 52 milyon turist rakamının 16 milyona kadar gerilediği ifade etti.
Bu süreçte devlet ile sektör ele ele vererek çok hızlı hareket ettiklerini ve dünyaya örnek olan Güvenli Turizm Sertifika sistemini hazırladıklarını anlatan Ersoy, Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansını da etkin bir şekilde kullandıklarını bildirdi. Tanıtım çalışmalarına ağırlık verdiklerini belirten Ersoy, pandemi döneminde 22 uluslararası televizyonda, 81 ülkede dijital platformda çok yoğun tanıtım yapıldığını, dünyanın birçok noktasında binlerce editörü, sosyal medya fanlarını Türkiye'ye getirdiklerini kaydetti.
Yapılan çalışmalarla geçen yıl 30 milyon turist, 24,5 milyar dolar gelir hedefine ulaşıldığını vurgulayan Ersoy, "Rakip turizm ülkeleri küçülürken biz daha az küçüldük, büyürken hepsinden daha hızlı ve iyi şekilde büyüdük." dedi.
"Yeşil Turizm sertifikası yılsonuna kadar hazır olacak"
Nitelikli turiste daha hızlı ulaşabilmek için geçen yıl turizm ile ilgili yasada bazı değişiklikler yaptıklarını aktaran Ersoy, daha önce otellerin belediye ya da bakanlık belgeli olarak açıldıklarını ancak yasa ile tüm otelleri bakanlık belgesi çatısı altında topladıklarını, bunun da önemli bir adım olduğunu kaydetti.
Güvenli Turizm Sertifika sisteminde de bazı değişikliklere gittiklerini söyleyen Ersoy, şöyle devam etti:
"Güvenli Turizm Sertifikasını yılsonuna kadar Yeşil Turizm Sertifikasına dönüştürmüş olacağız. Bu stratejiyi oturtabilmek için dünyada bu konuda uzmanlaşmış en üst merci olan Global Sürdürülebilir Turizm Konseyi (CSTC) ile Bakanlık olarak 3 yıllık bir protokol imzaladık. Sektör temsilcileriyle sertifika detaylarını paylaşmaya başladık. Yılsonuna kadar sertifikasyonu hazır hale getirip hayata geçireceğiz."
Türkiye'nin geçen yıl Paris Sözleşmesi'ni imzaladığını da anımsatan Ersoy, bu sözleşme gereği sektörlerin de ülke ve bölge olarak yerine getirmesi gereken taahhütler bulunduğunu anlattı. Yeşil Turizm Sertifika sisteminin de buna ilişkin olduğunu ifade eden Bakan Ersoy, şunları kaydetti:
"Geleceğin turizminde tercih edilen ülke, tercih edilen destinasyon olmak istiyorsak, sürdürülebilirlikle ilgili sertifika edilmiş bu kriterleri tamamlamamız gerekiyor. Bu işten kaçış yok. Eğer kriterleri tamamlamazsak, bu maliyetleri üstlenmezsek bize yolcu ihraç eden ülkeler vergi şeklinde bunları zaten bizden alacaklar. Bu sistemi oturtmamız gerekiyor. Bu aşamalı bir program. 2023 sonuna kadar, 2025 ve 2030 sonuna kadar yapmamız gerekenler var. Sizlere güveniyor ve inanıyorum, biz hedeflerimize bu tarihlerden önce ulaşacağız. CSTC'nin söylemine göre söylüyorum, dünyada devlet bazında bu işi koordine eden ilk ülkeyiz. İnşallah bu kriterlere ulaşan ilk ülke de bizler olacağız."