Son bir yılda yüzde 80-90 aralığında zamlanan hazır giyim ürünleri, satışların yüzde 20 azalmasına neden oldu. Sektörün en büyük maliyet kalemleri ham madde, işçilik ve enerji maliyetleri şeklinde ilerlediğine değinen Özay, “Üretimin artırılması gerekiyor. Hammaddeye olan bağımlılığın azaltılması hatta mümkünse bitirilmesi gerekiyor. İhracatın artırılması gerekiyor. Ne kadar çok yerli üretim yaparsak o kadar maliyet kalemimizde azalma olur. Enerjiyle alakalı sorunların giderilmesi ve enerji maliyetlerinin sanayiciyi rahatlatacak kadar düşürülmesi gerekiyor. Ne kadar çok ihracat yapıp ülkeye döviz girdisi sağlarsak Türk Lirası o kadar değer kazanır” açıklamalarında bulundu.

İhracatının sene başında yaptıkları bütçe planlamasının altında kaldığını ifade eden Özgür Özay, “Kar marjımız etkilendi. Tedarik zincirindeki sıkıntıları kar marjımızdan kısarak yürütüyoruz” dedi.

Aylık bazda üretim kapasitesinin 300 Milyon olduğunu söyleyen Özgür Özay, “Şuanki mevcut istihdamımız 581 kişi. 581 kişiyle çalışıp, 38 ülkeye ihracat yapıyoruz. Aylık bazda üretimimiz 300 Milyon civarı. Avrupa ve Amerika önemli pazar yerlerimiz” ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz dönemde Türkiye genelinde yatırım atağına kalkan tekstil ve hazır giyim sektörleri, savaşın yarattığı belirsizlik ve finansman sıkıntısı nedeniyle yatırımlarda frene bastı. Geçen yıl 100 bini aşkın yeni alım ile en fazla istihdam sağlayan tekstil sektörü temsilcilerinin, bekle-gör dönemine girdiklerini söylediğini ifade eden Özay, “Biz de bu dönemde yatırımlarımızı askıya aldık. 3 tane yatırımımız var kendi sektörümüzle alakalı. Yeni tesis kuruyorduk. Hızlı ilerliyorduk fakat yaşanan ekonomik sıkıntılardan dolayı yavaşlattık” dedi.

Son olarak tekstil sektöründe yaşadıkları sorunların çözüm önerilerine değinen Özay; “İşçilik, enerji maliyetleri ve tedarik zinciri ile alakalı teşviklerin artırılması gerekiyor. Sanayiciye bu anlamda kolaylık sağlanması gerekiyor” açıklamalarında bulundu.

YAREN KAYA

KARADENİZ EKONOMİ