‘’Depremlerin oluşturacağı zararları azaltmanın en etkin iki yolu ise kaliteli, güvenliği kanıtlanmış betonlarla depreme dayanıklı ve KGS denetimleri ile kaliteli ve yüksek dayanım sınıflarında beton üretimi gerçekleşmesini sağlamaktadır.’’
info@karadenizekonomi.com / 28.09.2019
Marmara Denizi İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen 5,8 büyüklüğündeki depremle ilgili açıklamada bulunan Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve Türkiye Hazır Beton Birliği Başkanı Yavuz Işık, Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’na göre acil ve öncelikli denilen 1,5 milyon konutun dönüşümünün 5 yıl içerisinde sağlanacağını belirterek kentsel dönüşüm kapsamında Türkiye’de depreme dayanıksız olan 6,7 milyon konutun acil olarak yenilenmesi gerektiğini ve bu konuda başarının anahtarının, kaliteli beton kullanımı ve doğru beton uygulamaları olduğunu vurguladı.
2019 yılında yürürlüğe giren yeni Türkiye Deprem Tehlike Haritası’nı incelediğimizde nüfusumuzun yüzde 70’ten fazlasının “deprem tehlikesi yüksek” bölgelerde yaşamakta olduğunu görüyoruz diyen Işık, ‘’ T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da 6,7 milyon konutun depreme dayanıksız olduğunu ve bu konutların yenilenmesi gerektiğini açıklamıştır. Son 58 yıl içerisinde depremlerden, 58.202 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 122.096 kişi yaralanmış ve yaklaşık olarak 411.465 bina yıkılmış veya ağır hasar görmüştür. Sonuç olarak, depremlerden her yıl ortalama 1.003 vatandaşımız hayatını kaybetmekte ve 7.094 bina yıkılmaktadır. Depremlerin oluşturacağı zararları azaltmanın en etkin iki yolu ise kaliteli, güvenliği kanıtlanmış betonlarla depreme dayanıklı yapılar inşa etmek ve toplumu depreme karşı bilinçlendirmektir. Bugün, Türkiye’de depreme dayanıksız olan 6,7 milyon konutun yenilenmesi için gerekli adımlar atılmalıdır. Kentsel dönüşümde başarının anahtarı, kaliteli beton kullanımı ve doğru beton uygulamalarıdır. Bunun bir an önce gerçekleşmesini her şeyden önce bir vatandaş olarak bekliyorum. Yapılan araştırmalarda deprem yıkımlarının önemli nedenlerinden birinin standart dışı beton kullanılması, uygulama ve proje hataları olduğu görülmektedir. Depreme dayanıklı yapılara ihtiyaç olan ülkemizde hazır beton sektörünün en önemli sorunu bir kısım üreticinin denetim dışı, kalitesiz üretim yapmasıdır. THBB olarak önceliğimiz bu üreticilerle ilgili bütün kesimleri ve halkımızı bilgilendirmek, THBB Kalite Güvence Sisteminin (KGS) önemini anlatmak ve ülkemizde kullanılan betonun tamamının kaliteli üretilmesi için çalışmaktır. Hazır beton alanında kaliteyi garanti altına almayı hedefleyen Birliğimiz, Kalite Güvence Sistemi (KGS) denetimleri ile kaliteli ve yüksek dayanım sınıflarında beton üretimi gerçekleşmesini sağlamaktadır. Beton üretim tesislerinin yerinde denetiminin yanı sıra habersiz ürün denetimleri de gerçekleştiren KGS tarafsızlığını kanıtlayarak kaliteli beton kullanımının yaygınlaşmasına katkı sağlamaktadır. Hazır betonun üretim sürecinin tamamını kapsayacak şekilde denetlenmesi, deprem ve diğer dış etkilere dayanıklı binalar üretmek için kaçınılmaz bir şarttır. Yeni yapıların oluşturulmasında ve kentsel dönüşüm çalışmalarında kullanılacak KGS belgeli kaliteli hazır beton olası bir depremde birçok hayat kurtaracaktır. Kentsel dönüşümde başarının anahtarı, kaliteli beton kullanımı ve doğru beton uygulamalarıdır. KGS Sistemi’ne katılan beton tesisleri, yoğun kontroller sonucunda daha stabil bir üretim yapmakta, kalite sapmaları azalmaktadır. Böylece hem kaliteli hem de ekonomik bir üretim sağlanmaktadır. Standartlara uygun üretimin sağlanması sonucunda beton üreticisi ile tüketici arasında güven sağlanmaktadır. Sektördeki bütün üreticilere tarafsız ve doğru bir denetim uyguladığı için KGS Belgeli beton üreticileri özellikle tercih edilmektedir. Bu doğrultuda, bütün beton üreticilerini standartlara uygun üretim yapmak üzere KGS Sistemi’ne davet ediyoruz.” dedi.