Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
10.11.2024

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ'NDEN AMERİKAN BEYAZ KELEBEĞİNE ÇÖZÜM

Fındık başta olmak üzere birçok ağaç ve bitki türüne verdiği zararla ciddi ekonomik kayıplara sebep olan Amerikan beyaz kelebeği sorunu, Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevcan Öztemiz’in geliştirdiği Amerikan

info@karadenizekonomi.com / 1.02.2017

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ'NDEN AMERİKAN BEYAZ KELEBEĞİNE ÇÖZÜM

Amerikan beyaz kelebeğiyle mücadele yöntemleri hakkında önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, Kuzey Amerika orijinli olan ve ülkemizde ilk kez 1975 yılında Edirne, İstanbul ve Tekirdağ’da görülen bu zararlının, 1997 yılından itibaren Düzce’de de görülmeye başlandığını ifade etti.

Ortalama 1-1.5 cm vücut uzunluğu olan Amerikan beyaz kelebeğinin asıl renginin beyaz, sırt ve karın bölgesinin ise kül rengine çalan boz renkte olduğunu 

belirten Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, bu canlının yumurta, larva, pupa ve ergin şeklinde dört dönemlik bir hayat döngüsüne sahip olduğunu söyledi. Çok fazla bitki türü ile beslenen zararlının; meyve ağaçları, orman, park ve süs bitkileri ile bazı otsu bitkiler dahil olmak üzere 600’den fazla bitki ile beslendiğini dile getiren Öğretim Üyesi, en çok dut ve akçaağaçta görüldüğünü ayrıca elma, armut, erik, kiraz, ayva, fındık, ceviz, kızılağaç, söğüt, meşe ve kavak gibi bitkilerde de sık rastlandığını sözlerine ekledi.

FINDIKTA ÜRÜN KAYBINA NEDEN OLUYOR

Amerikan beyaz kelebeğinin, bölgemizin önemli ekonomik ürünlerinden olan fındığa verdiği zararlardan da bahseden Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, “Bu canlı, yumurtalarını genellikle fındıktaki uç dalların yaprakları altına, bazen de yaprak üst yüzeyine bırakır. Yumurta kümelerinden çıkan larvalar, yaprağın parankimasını üst epidermise kadar yerler. Daha sonra yaprağın üst yüzeyine geçerek üst epidermisi tahrip ederler. Yaprağın alt yüzeyinde ipeksi ağlar örerler, yaprakları içine alacak şekilde ağ örmeye devam ederler. Bazen ağlar birden fazla dalı ve yaprakları da içine alır. Olgunlaşan larvalar, ağlardan çıkarak bireysel yaşamaya başlar ve daha oburca beslenir. Yaprakları, sadece ana damar kalacak şekilde yiyerek zararlı olurlar. Bitki gelişimine verdikleri zarar ile ürün kaybına neden olurlar. Nadir de olsa meyvelere de zarar verirler” şeklinde konuştu.

ENTEGRE MÜCADELEYE ÖNCELİK VERİLMELİ

Amerikan beyaz kelebeğiyle ilgili mücadele yöntemlerinden söz eden Prof. Dr. Öztemiz, mücadeleye karar vermeden önce, zararlının popülasyon takibinin yapılması gerektiğini ifade etti. Bu takibin, her yıl izlenmesi ve ekonomik zarar eşiğine ulaşıldığında zararlıyla mücadeleye karar verilmesinin faydalı olacağını belirten Öztemiz, popülasyon seviyesini belirlemek için ağaçlar üzerindeki tırtıl kolonilerini saymanın en iyi yöntemlerden birisi olduğunu kaydetti.

Çevreye en az zarar veren yöntemlere öncelik verilmesi konusuna dikkat çeken Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, “Entegre mücadele için tüm yöntemler kullanılır. Öncelikle kültürel, mekaniksel, fiziksel ve biyolojik mücadele yöntemleri uygulanır. Popülasyon, yüksek ve etki yeterli gelmezse çevre dostu pestisitler kullanılabilir. Çevreye ve faydalı böceklere en az zararı olan tarım ilaçları seçilir ve uygulanır” sözleriyle açıklamalarına devam etti.

TUZAK KULLANIMI POPÜLASYONU AZALTIR

Karışık çeşit fındık dikiminden kaçınılmasının iyi bir kültürel önlem olacağını söyleyen Öztemiz, mekanik ve fiziksel mücadelede ise ışık ve feromon tuzakları kullanımının, zararlı popülasyonunun azaltılmasında etkili olacağının altını çizdi. Fındık bahçelerinde yumurta paketlerinin bulunduğu yaprakların, toplanıp imha edilmesiyle zararlı yoğunluğunun azaltılabileceğinden söz eden Öğretim Üyesi, Haziran ve Ağustos aylarında bulaşık ağaçlar üzerinde ağ içinde bulunan larva kümelerinin kesilip yakılmak suretiyle imha edilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Biyolojik mücadelede, doğal düşmanlara zehirli olmayan veya düşük etkili ilaçlar kullanılabileceğini ifade eden Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, yoğun bulaşmalarda ise ilaçlı kimyasal mücadele yönteminin uygulanabileceğini dile getirdi.

KAPAN PROJESİ FARKLI LOKASYONLARDA KULLANILACAK

Amerikan beyaz kelebeği ile etkili mücadele için “Amerikan beyaz kelebeği kapanı” adlı bir çalışma yürüten Prof. Dr. Öztemiz, “Zararlının mücadelesinde, mücadele zamanı ve zararlının popülasyonu önemlidir. Bu amaca yönelik geliştirdiğim projede ışık tuzaklarının kullanımı önerilmiştir. Tuzağın tasarımı ve bir prototip üretimi şahsım tarafından gerçekleştirilmiş ve Gümüşova Ziraat Odasına teslim edilmiştir. Bu yöntemin, 2017 yılında farklı lokasyonlarda kullanımı sağlanacak ve zararlının popülasyonu takip edilecektir” ifadelerini kullandı.

FINDIK ÜRETİCİLERİ BİLGİLENDİRİLDİ

Konuyla ilgili daha önce yapılan çalışmalar hakkında da bilgiler veren Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Düzce Ticaret ve Sanayi Odası, Düzce Üniversitesi Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi ile ilimizdeki Ziraat Odaları başkanlarının katıldığı bir toplantının gerçekleştirildiğini söyledi. Öztemiz, toplantıda Amerikan beyaz kelebeği ile ilgili karşılaşılan sorunların tartışıldığını ve üreticilerin eğitimleri ile ilgili tavsiye kararı alındığını ifade etti. Daha sonra il ve ilçe üst protokolünün katılımıyla Gümüşova Ziraat Odası tarafından Gümüşova Kültür Merkezi’nde düzenlenen tarım toplantısında, çiftçilerle bir araya geldiğini belirten Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, fındığın önemli zararlılarından olan Amerikan beyaz kelebeği ve mücadele yöntemleri hakkında bir sunum yaparak üreticileri bilgilendirdiklerinin altını çizdi.

Amerikan beyaz kelebeğinin mücadelesine yönelik uygulama hataları tespit ettiklerinden söz eden Prof. Dr. Sevcan Öztemiz, zararlıyla mücadelede çevreye en az zararı olan yöntemlere öncelik verilmesi ve uygun olan tüm mücadele yöntemlerinin entegre bir şekilde kullanılması gerektiğini vurgulayarak açıklamalarını sonlandırdı.

Kaynak;Düzce Postası