DEİK Başkanı Olpak, ‘’ Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmek için yapısal anlamda yeni bir vizyon ve güvene dayanan bir istikrar modelini destekliyoruz.’’
info@karadenizekonomi.com / 14.03.2021
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın reform kararlarına ilişkin yazılı açıklamasında, Ekonomik Reform Paketi'nin iş dünyasının ve ekonominin tüm aktörleriyle istişareye dayanarak hazırlanan nitelikli bir yol haritası olduğunu belirtti.
‘’Ekonomik reformlar iş dünyamıza güç katacak’’
DEİK olarak, uluslararası ticaret, yüksek katma değerli üretim, reel ekonomi, fiyat istikrarı, destek ve teşvikler gibi birçok konuda ivedilikle öneri ve taleplerini sunduklarını aktaran Olpak, ‘’Görüşmelerde yatırım, istihdam, üretim ve ihracat olarak 4 temel maddede dile getirdiğimiz, öz sermaye finansmanının teşviki, yeşil tahvil piyasasına altyapı, sanayide yeşil dönüşüm, katılım finans altyapısının güçlendirilmesi, hedef ülkelerde özel destekler, teşvik sisteminin gözden geçirilmesi, teşviklerin etki analizi yapılması ve KVKK konularını reform paketinde görmek bizi son derece mutlu etti. İş dünyamızın sesini duyan ve buna cevap veren hükümetimize teşekkür ediyoruz. Kararlılık, öngörülebilirlik, şeffaflık ve hesap verilebilirlik üzerine kurulu ekonomik reformlar iş dünyamıza güç katacak. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmek için yapısal anlamda yeni bir vizyon ve güvene dayanan bir istikrar modelini destekliyoruz. Tam da bu noktada siyasi kırılganlıktan uzak, küresel ve yerel dalgalanmalardan en az biçimde etkilenecek bir ekonomik istikrardan söz ediyoruz. Yurt içi yatırım ortamı ve yurt dışından gelecek doğrudan yabancı yatırımlar için anahtar kelimelerin güven ve istikrar olduğunu görüyoruz’’ diye konuştu.
‘’Küresel ticarette önümüz açılacak’’
Türkiye'nin proaktif, esnek ve etkili politikalarla, Covid-19 sürecinde dahi pek çok ülkeden pozitif ayrıştığını dile getiren DEİK Başkanı Olpak, ‘’ G20 ülkeleri arasında Çin ile birlikte pozitif büyüme yakalayan iki ülkeden biri olduk. Sanayi altyapımızın ve özel sektörümüzün üretim gücünü Türkiye'nin büyümesinde kilit açan bir rol oynuyor. Sürdürülebilir, güçlü ve kaliteli bir büyümenin, refah getirecek politikalarla hayata geçeceğini biliyoruz. Makroekonomik istikrarın tesis edilmesinde yapısal politikalardaki gerçekçi ve ayakları yere sağlam basan değişimi, dönüşümü sonuna kadar destekliyoruz. Makroekonomik istikrar kapsamında, kamu maliyesi, enflasyon, finansal sektör, cari açık ve istihdam alanlarına odaklanılıyor. Yapısal politikalar açısından da kurumsal yapının güçlendirilmesi, yatırımların teşvik edilmesi, iç ticaretin kolaylaştırılması, rekabet politikaları, piyasa gözetimi ve denetimi reform kapsamında öne çıkıyor. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat konularında yeni politikaların hayata geçmesi iş dünyamızın küresel ticarette önünü açacak. Şeffaflık ve hesap verilebilir bir yapı, ülkemizin imajı açısında da son derece önemli bir adım. İş dünyamız açısından küçük esnafımıza getirilecek vergi muafiyeti ile 850 bin esnafımızın nefes alacağını düşünüyoruz. Türkiye Dijital Vergi Dairesi uygulaması da vergi mükelleflerinin hayatlarını kolaylaştıracak’’ dedi.