Güncel Gelişmeler:
  • Ordu – Giresun Havalimanı’nda sefer sayıları arttı - 10:43
  • Nebati'den konutta fahiş fiyat artışı uyarısı - 09:29
  • Bankalara, 'döviz işlemlerini likit saatlere çekin' talebi - 09:19
  • Gecelik kredi faizlerinde 'zorunlu' yükseliş - 09:13
  • Ülker'in ilk çeyrek cirosu 5,9 milyar TL'ye ulaştı - 09:07
20.09.2024

Kenan Mortan söylemişti!

Bilim insanları, küresel ısınmanın dünya üzerinde felakete varan etkiler yaratmaya başladığı konusunda uyarılar yapıyor. İnsanların faaliyetleri nedeniyle karbondioksit emisyonları arttı ve bu da sıcaklıkları yukarı çekti.

info@karadenizekonomi.com / 8.02.2021

Kenan Mortan söylemişti!

Bilim insanları, küresel ısınmanın dünya üzerinde felakete varan etkiler yaratmaya başladığı konusunda uyarılar yapıyor. İnsanların faaliyetleri nedeniyle karbondioksit emisyonları arttı ve bu da sıcaklıkları yukarı çekti. İklim değişikliğinin etkilerinin ne kadar büyük olacağı kestirilemiyor. İklim değişikliğiyle mücadele, bu yüzyılda insanlığın önündeki en büyük zorluklardan birisini oluşturuyor. Tam da bu konuyla ilgili 13 Ekim tarihinde Karadeniz Ekonomi’nin YouTube kanalına konuk ekonomist ve yazar Kenan Mortan o gün söylediği “HES izni vererek eko-sistemi bozduk” sözlerini gazetemizin manşetine taşımıştık. Mortan’ın bu önemli sözlerinin ne ifade ettiğini bu günlerde daha iyi anlıyoruz. İşte o sözler: 

“Karadeniz Bölgesi’nin özellikle doğu kesiminin fazla göç vermesini şu sözlerle değerlendiren Mortan, “Bu coğrafyanın tarıma az elverişli ve sadece geçimlik tarım yaptıran, sanayi yapmak isteyen olaylarda sınırlı alan nedeniyle, büyümeye ve kurumsallaşmaya izin vermeyen bir hırçın doğası var. Kullanılabilir alan bu kadar sınırlıyken, 300’den fazla HES izni vererek coğrafyayı enerji adına daha fazla zor duruma getirdik. 2010’a kadar DOKAP planı başta olmak üzere, bütün 5 yıllık kalkınma planları özellikle Doğu Karadeniz’de tarımın iyileştirilmesinden, eko-sisteme dayalı yeşil kuşak turizm yapılmasından, hizmet sektörünün yol almasından söz edilirdi. Şimdi bu başlıklar hiç konu olmuyor. Entelektüel sermayenin çok önemli bir göçünü yaşadık. Zihninde, aklında öncülüğü taşıyan insanlar, İstanbul’a gitti yerleşti ve orada da başarılı oldular. Ancak bu yöreyle bağını kopardılar. Bölgenin öncü projelerinin yapımı, devlete ait bir iş haline geldi. Örneğin Artvin’de 20 baraj projesinden sonra 325 maden, 176 HES yapı projesi ruhsatı vermişiz. Bu denli bir geniş yapılanmada, bu bir insansızlaştırma projesidir. Çünkü HES yaptığınız vakit insana git demiş oluyorsunuz. Git dediğiniz vakit hem yoksulluk hem göç yatay anlamda derinleşiyor.”