Ordu Sosyal Bilimler Lisesi tarafından düzenlenen 'Ordu Genç Girişimcilik Zirvesi' başladı.
info@karadenizekonomi.com / 20.04.2019
Limania Restoranda düzenlenen ve Ordu’da 3 gün sürecek olan zirvenin açılış programına Vali Seddar Yavuz’un yanı sıra, Vali Yardımcısı ve Perşembe Kaymakamı Ahmet Arık, Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Celal Tezcan, Ordu Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Suat Olgun, Altınordu Belediye Başkan Yardımcısı İsa Hitaloğlu ile Samsun ve Trabzon illerinde öğrenim gören Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri katıldı.
“Ordu Genç Girişimcilik Zirvesi”nin açılış programında konuşan Vali Seddar Yavuz, gençlerin önünde çok önemli fırsatlar olduğunu belirterek, fikri olanın fikrini geliştirebileceği bir çağda yaşandığını söyledi.
Düzenlenen Zirvede gençlere seslenen Vali Seddar Yavuz, kendilerini geliştirme ve yetiştirmeleri konusunda tavsiyelerde bulundu.
Vali Yavuz, gençlerin kendilerini ifade etmelerinin son derece önemli olduğuna dikkat çekerek, eğitim sisteminin de katılımcı, kişileri yok etmeyen, geliştiren ve özgüven sahibi yapan bir noktaya çekilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
‘’İYİ YERLERE GELEBİLMEK İÇİN MÜCADELE ETMELİSİNİZ’’
Vali Seddar Yavuz konuşmasının devamında dünyadaki son evrensel ve emperyal imparatorluğun mirascısının Türkiye olduğunu belirterek, bu nedenle gençleri büyük işlerin beklediğini söyledi.
“Önemli olan insanın kendini kutsaması ve güvenmesidir” diyen Vali Yavuz, kendini kutsamayan, değerli hissetmeyen ve güvenmeyen hiç kimsenin bir başarı hikâyesi oluşturabilmesinin mümkün olmayacağına dikkat çekti.
Vali Yavuz, “Biz dün büyüktük, yarın daha da büyük olacağız. Büyük olurken de, değerlerimiz ile büyük olacağız. İnsanlığın kan ve gözyaşına çare bulacağız. Biz, gücü ve iktidarı; ezmek için değil, hâkim olmak için değil, bizatihi insanlara, dertlerine, sorunlarına çare olmak için bir şey yapmak istiyoruz. Girişimci olmak istiyoruz, girişimci olurken, bir iş başarırken, kazandıklarımızı da paylaşmak istiyoruz. Dolayısıyla paradigma listemizde ne yazıyorsa, ne düşünüyorsanız, kabulleriniz neyse, eylemleriniz de odur. Dolayısıyla eğer sizin kabulleriniz ile eylemleriniz arasında bir farklılık varsa, bu tutarsızlığın bir ifadesi olarak da ortaya çıkıyor. Her şeyden önce bu yaştaki gençlerin hiç bir şey yapmasa dahi, bu kültürle kendisini doğru ifade edebilmesi bile çok büyük bir başarıdır. Maalesef bu çağ iletişim çağıdır derken, en çok iletişimin kıtlaştığı çağdır. En çok yazılan, çizilen dönem olmasına rağmen, insanların kendisini en az ifade edebildiği çağdır. Dolayısıyla bu dönemin sorunları, geçmişe göre çok daha ağırdır” diye konuştu.
Konuşmasının devamında sermayenin önemli olduğunu, ancak sermayeyi değerli kılanın girişimci olduğuna vurgu yapan Vali Yavuz, önemli olanın sermayeyi iyi kullanmak olduğunu söyledi.
Vali Yavuz, “Dünyada şu anda küresel şirketlerin başında bulunanların % 80’i, alt ve orta gelir grubunun aile çocuklarından oluşuyor. Sizce tesadüf mü bu? Bence tesadüf değil. Eğer sosyal statünüzü değiştirmek istiyorsanız, çalışmanız gerekiyor, mücadele etmeniz gerekiyor. Ülkemizde çok iyi yerlere gelmiş insanlara bakın, bunlar Türkiye’deki en iyi eğitimli ailenin çocukları değil, en zengin aile çocukları da değil. Dolayısıyla sizin önünüzde çok önemli fırsatlar var. Bu çağ fikir çağı, bilgi çağı. Fikri olanın fikrini gerçekleştirebileceği bir çağda yaşıyoruz. Neden öyle söylüyorum? Evvelden ödenek peşinde koşardınız, başka iş peşinde koşardınız ama şu anda fikirler peşinde, bilgi peşinde koşuluyor. Eğer parlak bir fikriniz varsa, kaynak bulma sorununuz ortadan kalkmış durumda. Bakın size kısaca bunlardan da bahsedeyim. Tarımsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu diye bir kurumumuz var. Herkes memur olmak için devlet kapılarına hücum ediyor, oysa biz orada % 70’e kadar hibe desteği veriyoruz. Bir iş kuracağım dediğiniz zaman % 70’ini hibe ediyoruz ama insanlar devlet memuru olmak için, 2.500 lira, 4 bin lira para almak için kapı kapı dolaşıyor. Öbür taraftan biz 1-1,5 milyonu hibe olarak veriyoruz. ‘Buyur bu işi gerçekleştir, bunu yap’ dediğimiz zaman insanlar korkuyor. Neden korkuyor? Medeni cesaretimiz eksik, girişimcilik ruhumuz noksan. Nasıl yapıyoruz biz? Aileden itibaren kişilikleri baskılıyoruz, kendimizi ifade etmede ciddi sorunlar yaşıyoruz” şeklinde konuştu.
‘’GÖNÜL COĞRAFYASI VİZYONU’’
Zirvenin önemli olduğuna dikkat çeken Vali Seddar Yavuz konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Biz bu çağı, yeni baştan bir Türk çağı olarak ortaya koymak istiyoruz. İşte 2023 dediğimiz, 2053 dediğimiz, 2071 vizyonu olarak ortaya koyduğumuz vizyon, bu vizyondur. Bu vizyon, 82 milyon vatan evladının vizyonudur. Daha ötesi, gönül coğrafyamızın vizyonudur. Daha ötesi de umudunu Türkiye’ye bağlamış ya da umudunu bir kurtarıcıya bağlamış mazlum milletlerin umududur. Biz yeni bir ses olarak ortaya çıkmalıyız. Çıkarken de ekonomisi güçlü olmayan hiçbir ülkenin bunu gerçekleştirebilmesi mümkün değildir. Özellikle küreselleşmenin dünyayı kasıp kavurduğu bir düzende, dünyayı ülkelerin devletlerin değil, küresel şirketlerin yönettiği bir sistemde bizim kendimize yeni yerler bulmalıyız. Yeni markalar oluşturmalıyız. O yüzden çalışacağız, üreteceğiz, yarışacağız ve bu yarışın sonunda kazandıklarımız elde ettiklerimizi de insanlığın hayrına kullanacağız. O yüzden her zaman ahlakı, erdemi, varlıkla beraber değerlendireceğiz. Bunu bir arada değerlendiremediğiniz takdirde elde etiklerinizin hiçbir kıymeti yoktur. Muhafaza edebilme şansınız da yoktur.”
‘’ORDU’NUN GİRİŞİMCİYE İHTİYACI VAR’’
Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Celal Tezcan ise, Ordu’nun girişimciye ve girişimciliğe ihtiyacının olduğuna vurgu yaparak, büyüklerin de örnek alması gerektiğini söyledi.
Tezcan, “Sizler, 21 yaşında çağ değiştiren Fatih Sultan Mehmet ve yine Siyonizm’in ‘bitti, tükendi’ dediği anda Türkiye gibi şu anda dünyanın zirvesinde belli noktalara gelmeye çalışan bir ülkenin kuruluşunu sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’ün neslisiniz, onların torunlarısınız. Ve size yakışan da buydu, bu olacak. İyi bir noktadasınız, geleceğiniz umut verici. Ben burada sizin azminizi, arzunuzu ve bu girişimci hareketinizi inşallah bizim ve sizden büyüklerin de örnek almalarını diliyorum. Ordu’nun girişimciye ve girişimciliğe ihtiyacı var. Harika bir model oluşturmuşsunuz. Bu bile büyük bir başarıdır. Bütün girişimlerinizin sonu mutlaka kazan, kazan olsun ve siz sosyal bir varlık olarak, Allah’ın yarattığı en güzide ve en akıllı varlık olarak aynı zamanda yaşamın tadını çıkarın. Yolunuz açık olsun ve inşallah bütün Türkiye sizi örnek alsın” diye konuştu.
‘’KANVAS İŞ MODELİ EĞİTİMİ’’
“Ordu Genç Girişimcilik Zirvesi”nde Zirve Başkanı Yağmur İnce de bir konuşma yaparak, amaçlarının lisede eğitim gören 14-19 yaş gurubu öğrencilerine, üniversiteden mezun olduktan sonra nelerle karşılaşabileceklerini, gelen girişimcilerin hayat hikâyeleriyle örneklendirmek ve eğitim olarak verecekleri ‘Kanvas İş Modeli Eğitimi’ ile bir fikrin nasıl şirketleştirileceğini göstermek olduğunu söyledi.
İnce, zirvenin yapılmasında destek veren Vali Seddar Yavuz başta olmak üzere, Perşembe Kaymakamı Ahmet Arık’a ve emeği geçenlere teşekkür ederek, bu tarz etkinliklerin, öğrencilere kişisel donanım bakımından katacakları ile gelecekteki hayatlarında fark yaratmaları konusunda destek olacağının altını çizdi.
İnce sözlerini şöyle tamamladı: “Günümüzde her şeyi hazır bulan, tükettiği şeylerin nasıl üretildiğini bilmeyen bir neslin ülkemizin geleceğine katkıda bulunması çok zordur. Bizler girişken, üreten, ülkemizin ve coğrafyamızın gerçeğini kavramış, milli ve manevi değerlerine sahip çıkan gençler olmak zorundayız. Günümüz dünyası diplomanın değersizleştiği ve kişisel donanımın değer kazandığı bir düzleme doğru gitmektedir. Bu tarz etkinlikler, öğrencilere kişisel donanım bakımından katacakları ile gelecekteki hayatlarında fark yaratmaları konusunda destek olacaktır.”
Ordu Genç Girişimcilik Zirvesinin ilk gününde, kendi alanında başarı sağlamış girişimciler, öğrenciler ile söyleşide bulunacak. Programın ikinci gününde Yıldız Teknik Üniversitesi Girişimcilik Kulübü Başkanı Cevdet Burak Balkaş katılımcılara “Kanvas İş Modeli Eğitimi” vererek, bu eğitim doğrultusunda öğrenciler belirlenen konular üzerinden gruplara ayrılıp proje oluşturacaklar. Zirvenin son gününde ise katılımcılar belirlenen jüri üyelerine projelerini sunacak ve yapılan değerlendirme sonucunda ödüllendirilecekler.