Geçmişte her evde bulunan ve zamanla teknolojiye yenik düşen el yapımı süpürgeler, Samsun'un Vezirköprü ilçesinde üretilmeye devam ediyor.
info@karadenizekonomi.com / 14.01.2019
Önceleri, İncesu Mahallesi'nde 250 hane insanı tarafından yapılan süpürge şu anda ise 40 hanede yapılıyor. Bir süpürge için en az 3 kişi ortalama 20 dakika uğraşırken, ata yadigarı süpürgecilik mesleğinin son temsilcileri, makineleşme gelmezse süpürgeciliğin bitebileceğini söyledi.
Süpürgecilik işinin evlerinden bahseden 30 yıldır el emeği süpürge yapan Ecevit Yiğit, '12 yaşından beri süpürge yapıyorum. Nisan ayında tarlaya ektiğimiz süpürge otunu ağustos ayında kesip, depomuza götürüyoruz. Sonrasında otların pisliklerini toplayıp, bağ yapıyoruz. Daha sonrasında bağdan ayırdığımız otları ıslatarak, yumuşamasını sağlıyoruz. Sonrasında da süpürge yapma işlemine başlıyoruz. 3 kişi günde en fazla 40-50 tane süpürge yapıyoruz. Tanesini de kışın 8 yazın ise 10 liradan satıyoruz. Ben 30 yıldır baba yadigarı süpürge tezgahında çalışıyorum. Geçimimizi bu işten sağlıyoruz. Elde yapılan süpürge makinede yapılan süpürgeye göre daha sağlam ve kaliteli olur. Vezirköprü el süpürgesinin en önemli özelliği de kaliteli ve sağlam olmasıdır' dedi.
''SÜPÜRGECİLİK MAKİNELEŞMEYE BAĞLI''
Süpürgecilik mesleğinin makineleşmeye bağlı olduğunu ifade eden Mehmet Yiğit, 'El yapımı süpürgeyi yapmak zor ve zaman gerektiren bir şeydir. 5 dakika orta kasnak kısmını yapması alıyor. 5 dakika da içine ek yapmak alıyor. 6 dakikada da dikiş kısmını yapıyoruz ve ortalama 15-20 dakikada bir süpürgeyi bitiriyoruz. Kışın 3 kişi süpürge yapımıyla uğraştığında yıllık ortalama 5-6 bin civarında süpürge işler. Süpürge fiyatları emeğimize göre normal değil ama diğer tarım ürünlerine göre daha iyi para bırakıyor. O yüzden süpürge yapıyoruz. Makine sistemine geçemediğimiz için süpürgeleri elde yapıyoruz. İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün makineleşme yönünde bir projesi olduğunu biliyoruz, onu bekliyoruz. El süpürgesinin kalitesi ustadan ustaya değişir. Usta işçiliği kaliteyi belirler. Şu anki gençler bırakın süpürgeciliği, tarıma dahi ilgi göstermiyor. 10 sene önce 250 hane süpürgecilik yaparken şu anda is sadece 40 hane el yapımı süpürge yapıyor. Çocuklarımız bize süpürge işinde yardımcı oluyor ama biz de ileriye dönük olarak bu işi yapmalarını istemiyoruz. Okumalarını daha uygun görüyoruz. Süpürgecilik olayı makineleşme gelirse ancak devam eder, aksi takdirde gelecek yıllarda devam edeceğini sanmıyorum' diye konuştu.
''BU İŞİN GELECEĞİ YOK''
Süpürgecilik mesleğinin geleceği olmadığını vurgulayan Nurettin Tosun, 'El süpürgesini Vezirköprü'de İncesu Mahallesi ve ona yakın birkaç mahalle sakini yapıyor. El süpürgesi yapmak oldukça zor. Özellikle tezgahta çalışan insanın beli oldukça çok ağrıyor. Gençlere bu işi önermem. Çünkü bu işin geleceği olduğunu düşünmüyorum. Sigortası da yok. Tarladan getirdiğimiz ilk zaman süpürge otunun yoğun bir tozu oluyor. Bu da sağlık açısından tehlikeli olabilir. El süpürgesinin yapılışı her ilde değişiklik gösteriyor. Ama Vezirköprü el süpürgesinin 1 sene dayanma garantisi var' şeklinde konuştu.
''FARKLI İLLERE SATILIYOR''
Süpürge otunun ham ve işlenmiş olarak farklı illere satıldığını belirten ham madde pazarlayıcısı Ali Doğanay, şunları söyledi:
'Köy halkından süpürge otlarını alarak çevre iller Sakarya, Tokat, Sivas ve Edirne'ye götürüyoruz. Süpürge otu Samsun'da İncesu, İnkaya, Nallı Saray, Tarlı, Samukalan ve Çeltek Mahallesi'nde süpürge otu ekimi yapılıyor. En çok ise İncesu Mahallesi'nde üretiliyor. Türkiye genelinde de Edirne'den sonra en fazla Samsun-Vezirköprü'de süpürge otu üretiliyor. Vezirköprü'de bin 300 ton civarında süpürge otu çıkıyor. Bunun 300 tonu ilimizde işlenirken, geri kalan bin tonunu da başka illerdeki alıcılara satılıyor. Köylüler bir nevi ihtiyaçlarını bu işten karşılıyorlar. Buradaki süpürgenin talep görmesinin sebebi el emeği ve göz nuru olması. Edirne ve diğer illerdeki süpürgeler makineler tarafından yapılıyor. Vezirköprü'deki süpürgenin her aşaması elle yapılıyor.'
Geçimini süpürge yapımından sağlayan İncesu Mahallesi sakinleri, süpürgecilik mesleğinin geleceğini makineleşmeye bağlıyor.