Fındığı sadece naturel olarak değil, işlenmiş haliyle de sattıkları bilgisini veren Gürsoy, "Bugün Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere Uzak Doğu, Amerika ve hatta Güney Afrika'ya olan ülkelere kadar fındıklı ürünlerimizi ihraç ediyoruz" dedi. Endüstriyel ürünler haricinde son tüketicinin kullandığı ürünlerin satışlarını yaptıklarını kaydeden Gürsoy, bu ürünlerin içerisinde raflardan insanların gidip alabilecekleri fındık kreması, ezmesi ve unu gibi birçok ürünü bugün dünyanın dört bir tarafına ulaştırıyoruz" diye konuştu. Ürünlerini sattıkları ülke sayısını artırmak için Ar-Ge çalışmalarının sürdüğüne dikkati çeken Gürsoy, bunun yanında yurt dışlarındaki gıda fuarlarına katılım göstererek ürünlerinin tanıtımını sağladıklarını kaydetti.

"Dünyanın birçok kıtasına gözümüzü diktik"

Avrupa Birliği pazarının damat tadı anlamında kıymetli bir pazar olduğuna işaret eden Gürsoy, şöyle konuştu:

"Ancak bu pazar büyüyen bir pazar değil. Dolayısıyla dünyanın birçok yerine ve birçok kıtasına artık gözümüzü dikmiş durumdayız. Bunların başında Kuzey Amerika gibi nüfusun yoğun olduğu ülkeler geliyor. Buralarda bizim için kıymetli pazarlar. Her pazarın kendi dinamikleri var. O dinamikleri de göz önüne alarak o pazarlarda olabilmek için farklı stratejileri ortaya koymaya gayret ediyoruz."

Firmalarının iç ve dış pazarda çikolata, pasta, şekerleme, dondurma ve bisküvi sektörlerinin lider markalarıyla çalıştığına vurgu yapan Gürsoy, "Firmamız küresel ticaretin gelişmelerini yakından takip eden ve üretim sistemlerine yansıtan bir firma olarak değişen müşteri isteklerine cevap veren müşteri odaklı bir üretim ve satış politikası ile çalışır." şeklinde konuştu. Gürsoy, yıllık 300 milyon lira civarında cirolarının olduğu bilgisini de vererek, hem ülke ekonomisine hem de Ordu ekonomisine ciddi anlamda da katkı sunduklarının altını çizdi.

"Bizim için önemli olan istihdam"

Halit Gürsoy, kendileri için önemli olanın cirodan ziyade istihdama sundukları katkı ve bunun da sürdürülebilir olmasının olduğuna dikkati çekerek, "Bu noktada hem sürdürülebilir tarımsal faaliyetlere yönelik çalışmalarımız var, hem de bu emtianın kıymetlendirilerek, birçok ülkeye ve aynı zamanda ülkemizde de düzgün bir şekilde ticaretin yapılmasıyla ilgili faaliyetimiz var." açıklamasında bulundu. 85 yıllık mazisi olan firmanın insan sağlı ve hijyeni hep ön planda tuttuğunun altını çizen Gürsoy, "Ortada adından kaliteyle söz ettiren bir firma var. Firmamızın bu noktalara gelmesinde dört neslin büyük emekleri var. Dört neslin büyük katkılarıyla buralara kadar gelindi. Amacımız bu firmayı bir sonraki nesillere de en iyi şekilde devredebilmek" değerlendirmesinde bulundu.

MURAT GÜRSOY/KARADENİZ EKONOMİ