• İşadamı Yusuf Uygun yatırımcıya bürokratik engellerin devam ettiğini söyledi. Uygun, “Bir işletme açarken evrak süreci iki ay tutuyor. Bu kadar uğraşmaya gerek var mıydı? diye soruyorsunuz kendi kendinize. Bir akaryakıt istasyonu açacaksınız. Ankara’dan geri döndü. Geliyor arkadaşlar şu eksik, bu eksik.”

Ordu’nun başarılı işadamlarından Yusuf Uygun, kent ve bölge ekonomisine ilişkin Karadeniz Ekonomi Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu. Kalkınma ve gelişme için sanayinin önemine vurgu yapan Uygun, yatırımcının önündeki en büyük engelin arazi tahsisi olduğunu söyledi. Uygun, “Bırakın siz dışardan yatırımcı getirmeyi içerdeki yatırımcıya yer gösteremiyorsunuz. Firmalar yeni yatırımlar yapamıyor ve kapasiteyi artıramıyor. Ordu İkinci OSB, Fatsa Ek OSB, Ünye OSB’nin bir an önce hayata geçmesi lazım” şeklinde konuştu.

Yatırım yapacağımız bir OSB arıyoruz

Uygun, yer sıkıntısı nedeniyle gitmeyi plânladığı Bulancak OSB’de de benzer sorunlarla karşılaştığını şu sözlerle ifade etti:

“En son Bulancak’taki OSB’ye gittim. Onu da aşamadım. Ben tesisimi oraya taşıyacaktım. Zorluklar çıkarılıyorlar. İnsanlar yatırım yapmaktan. Sağlıklı üretim koşullarının oluşması için yer lazım. Yani kimse bir OSB’nin bir yatırımcı hayata geçmesi için 4-5 yıl beklemez. Şimdi baktığımızda kamu yatırımlarının da doğru yapılması gerekiyor. Bu yaptığınız yanlış yatırımlara öncelik verdiğiniz için bugün OSB’ye 100 milyon liralık yatırımı bulamıyorsunuz.”

İşi yokuşa sürmek doğru değil

Yatırımcının karşılaştığı bürokratik engellerin işin her aşamasında getirdiği olumsuzluktan şikâyet eden Uygun, yatırımcının yatırımlardan soğutulmaması gerektiğinin altını çizdi. Uygun, “Bir işletme açarken evrak süreci iki ay sürüyor. Bu işin sonunda bu kadar uğraşmaya gerek var mıydı? diye soruyorsunuz kendi kendinize. Bir akaryakıt istasyonu açacaksınız. Bir evraka imza atmadım diye Ankara’dan geri döndü. Güzden kaçan eksikler olduysa tamamlarız ama işi yokuşa sürmek başka bir şey. Ülke olarak yatırıma, üretime ve istihdama ihtiyacımız var. Yatırımları reel sektör yerine bankada değerlendirmiş olsam 10 katını kazanırdım.” MURAT GÜRSOY / KARADENİZ EKONOMİ